Welcome to the Temple of Zeus's Official Forums!

Welcome to the official forums for the Temple of Zeus. Please consider registering an account to join our community.

✨Birkaç soru. –Birazcık uzun.–

liliesofasteria

New member
Joined
Oct 20, 2025
Messages
10
Merhaba,
Umarım her şey sizin için en güzel ve en sağlıklı olacak şekilde ilerliyordur. 💖🌟

Son zamanlarda düşündüğümde beni hem meraklandıran hem de heyecanlandıran birkaç konuyu, eğer mahsuru yoksa size burada sormak istiyordum da. Eğer saçma veya anlamsız olarak nitelendirilebilecek türden sorular sormuşsam lütfen bunu açıkça belirtmekten çekinmeyin –aynı zamanda bu, hatalarımı fark etmeme ve üslubumu doğru yönde dönüştürmeme de bir olanak sağlamış olur. Ancak elbette dilerseniz cevapsız da bırakabilirsiniz.


1.) Tanrılarımız ve Tanrıçalarımız, geçmişten günümüze değin sayısız insan profiliyle karşılaşmış; bunun yanı sıra kendileri, insanların deneyimlerinin de oldukça ötesinde denilecek türden birçok şeyi deneyimlemiş veyahut gözlemlemişlerdir. Benim merak ettiğim ise, bunca olay ve kişilik gözlemine/deneyimine sahip tanrılarımızı ve tanrıçalarımızı hâlâ gerçek anlamda şaşırtacak veya beklenmedik şekilde takdirini kazandıracak türden kişilikler veya olayların varlığının söz konusu olup olmadığı. Onlar için “özel”, “örneğine rastlanılmayacak”, “şaşırtıcı”, “beklenmedik” veya onlar gibi yüksek mevki sahibi varlıklar için dahi büyük sayılabilecek türden olay, yaklaşım, düşünüş, veya kişilik var mıdır?

2.) Reenkarnasyon döngüsü içerisinde, bazılarımızın Tanrılarla/Tanrıçalarla olan bağları geçmiş yaşamlarına kadar uzanabiliyor. Bir kişinin bu yaşamında, ruhani çalışmalarıyla belli bir farkındalık düzeyine ve gelişmişliğe ulaştığı takdirde geçmiş yaşamlarını hatırlayabildiğini biliyoruz. Peki geçmiş yaşamını hatırlayan biri, önceki hayatındaki bir Tanrı veya Tanrıça ile olan bağını da yeniden hissedebilir mi? Hatta isterse bu bağı bu yaşamında da tekrar canlandırabilir mi? Bu birazcık değişken cevaplara açık bir soru ancak beni düşündürdüğü için yazmak istedim.

3.) Adanma sırasında tanrıların veya tanrıçaların yanımıza gelme olasılığı var mı? Düşüncesi dahi çok güven hissiyatı yaratıyor, bu yüzden merak ediyorum açıkçası.

4.) Sadece içimizden geldiği için bile olsa bir şeyleri adamak mümkün mü? Yani illa bir tanrı veya tanrıçayı özel olarak çağırmadan, sadece o an içimizden geldiği için bir adakta bulunabilir miyiz? Ve bazen bunu birden fazla tanrı ve tanrıçaya yapabilir miyiz, ya da tüm tanrılarımıza ve tanrıçalarımıza birden? İçimden geldiği bir anda öylesine bile olsa birine adayabilmeyi ya da o an bu şekilde hissettiğim için tüm tanrıçalarımız ve tanrılarımıza adamayı isterim açıkçası. Spesifik olarak birine adamak elbette çok özel, ancak ara sıra tümüne adamayı da istiyorum. Tüm tanrılarımız ve tanrıçalarımızın, tanısam veyahut tanımasam dahi onları çok sevdiğimi bilmekten öte hissetmelerini de istiyorum çünkü. Kısacası, adakların illa bir invoke/davet etme ve yardım isteme durumunda mı verilmesi gerekiyor yoksa istediğimiz takdirde karşılık beklemeden, içten geldiği için verebiliyor muyuz merak ediyorum.

5.) Yeni bir Zevist, yardım istemek dışında bağ kurabilmek ve yakın ilişkilere sahip olabilmek için de Tanrıları/Tanrıçaları (ama özellikle merak ettiğim Baş Tanrımız Lucifer'ı) davet edebilir mi? Bu konuda sitede yazılan bazı şeyleri gördüm ama net bir çıkarım yapmakta birazcık zorlandım açıkçası.

6.) Ben YKS'ye hazırlanıyorum ve bu süreçte bazen gerçekten bir rehberliğe/yardıma ihtiyacım olduğunu düşünüyorum. Ancak henüz çok yeniyim, davet konusunda yeni bir Zevist olarak önümde zamanın olduğunun bilincindeyim. Yine de yardıma ihtiyacım olduğu takdirde bunu istemenin bir sakıncası var mı? Henüz yeni bir Zevist olarak direkt yardım istemenin neredeyse bencilce sayılabilir olduğunun farkındayım ama ne yapacağımı bilmiyorum, kritik bir dönemdeyim ve birçok şeyim buna bağlı. Elbette hiç çabalamadan sadece bir beklenti içinde olmayacağım, sadece rehberliklerinin ve desteklerinin bana çok iyi geleceğini düşünüyorum. Ancak yine de uygun değilse üstelemeyeceğim, yalnızca bir mümkünatı veya bir şekilde –davet ile yardım isteyerek olmak zorunda değil– bir yolu olup olmadığını merak ediyorum.

7.) Baş tanrımız hakkında bir konuda birazcık kafa karışıklığı yaşıyorum, sitede hakkında yazan neredeyse tüm yazıları okumuşumdur ve forumda da yazılanları ayrıca incelemişimdir ancak yine de tam anlamıyla emin olamıyorum doğru mu anladığımdan. Baş tanrımız Zeus aynı zamanda Lord Lucifer, Şeytan/Satan, Baal-zebul ve Amon-Ra değil mi? Özellikle emin olamadığım Zeus, Lucifer ve Şeytan'ın aynı kişiler olup olmadığı. Baş tanrımızın isimlerini okudum ama Şeytan isminin düşman yaftası olduğu gibi kısa bir not vardı. Forumlarda ise “Zeus=Lucifer=Satan (Şeytan)” yazan bir yazı görmüştüm. Ama başka bir Zevist'in paylaşımında ise Şeytan ve Zeus'un çok yakın ilişkileri olan ama aynı olmayan iki ayrı kişi olduğunu gördüğümü anımsıyorum. Bu kafa karışıklığını dindirmek için sormak istedimm.

8.) Kadınların âdet döneminde yapmaması/dikkat etmesi gereken çalışmalar/şeyler var mı? Mesela ters asana yapmamak, sarkaç kullanımında regl döngüsünü de dikkate almak gibi. İbrahimi dinlerin zihnimize kadınların regl dönemlerinde “kirli” olduğunu yerleştirmesi sebepli istemsizce kişi tereddüte düşebiliyor. (Ancak elbette Zevizm'de ne Zevistler ne de Tanrıların bu yönde düşünmediğini biliyorum, sadece bunun, herhangi bir hususta bir şeylere en azından döngü bitene kadar bir etkisi olup olmadığını merak ediyorum.) Mesela bir davet sırasında, tanrılara adanırken veya bu gibi başka anlarda regl dönemi içerisinde olmanın herhangi bir etkisi oluyor mu? Bu konu hakkında herhangi bir yerde yazı görmediğim için sormak istedim de.


Sorularım bu şekilde. 🫶
Dilerim istemeden de olsa rahatsız edici, yanlış, kaba veya uygunsuz bir dil kullanmamışımdır. Farkındayım, soruların çok olmasının yanı sıra bir de her birini uzun tutmuşum. Bunun için lütfen kusuruma bakmayın, detaylandırmadan yazmak huzursuz hissetmeme sebep oluyor. Buraya kadar okuyup uygun gördüğünüz şekilde yanıt vermeniz beni gerçekten çok çok mutlu eder, çok teşekkür ederim. Dilerim güzelliklerin hayatınızda çiçekler açtığı günlere uyanırsınız. 🪷
 
1.) Tanrılarımız ve Tanrıçalarımız, geçmişten günümüze değin sayısız insan profiliyle karşılaşmış; bunun yanı sıra kendileri, insanların deneyimlerinin de oldukça ötesinde denilecek türden birçok şeyi deneyimlemiş veyahut gözlemlemişlerdir. Benim merak ettiğim ise, bunca olay ve kişilik gözlemine/deneyimine sahip tanrılarımızı ve tanrıçalarımızı hâlâ gerçek anlamda şaşırtacak veya beklenmedik şekilde takdirini kazandıracak türden kişilikler veya olayların varlığının söz konusu olup olmadığı. Onlar için “özel”, “örneğine rastlanılmayacak”, “şaşırtıcı”, “beklenmedik” veya onlar gibi yüksek mevki sahibi varlıklar için dahi büyük sayılabilecek türden olay, yaklaşım, düşünüş, veya kişilik var mıdır?
Elbette vardır, sonsuzluk kavramı ve Neptün üzerine düşünebilirsiniz. Bir kağıda çizilebilecek sonsuz resim olduğu, yazılabilecek sonsuz şarkı sözü olduğu, üretilebilecek sonsuz melodi olduğu ve bunun gibi şeyleri düşünürsek; üstelik bunların insandan daha az kapsamlı kavramlar olduğunu düşünürseniz elbette ki özel kişilikler vardır ve var olmaya devam edecekler. Günümüzdeki insanlar oldukça yüzeysel ve çok yönlü olmaktan uzak olduğundan ötürü bu soruyu neden sorduğunuzu biliyorum, fakat özgün bir kişiliğe dönüşmek de o kadar imkansız değil. Yani evet, tamamen mantıksal bir çıkarım yaparak bu sonuca ulaşabilirsiniz.

2.) Reenkarnasyon döngüsü içerisinde, bazılarımızın Tanrılarla/Tanrıçalarla olan bağları geçmiş yaşamlarına kadar uzanabiliyor. Bir kişinin bu yaşamında, ruhani çalışmalarıyla belli bir farkındalık düzeyine ve gelişmişliğe ulaştığı takdirde geçmiş yaşamlarını hatırlayabildiğini biliyoruz. Peki geçmiş yaşamını hatırlayan biri, önceki hayatındaki bir Tanrı veya Tanrıça ile olan bağını da yeniden hissedebilir mi? Hatta isterse bu bağı bu yaşamında da tekrar canlandırabilir mi? Bu birazcık değişken cevaplara açık bir soru ancak beni düşündürdüğü için yazmak istedim.
Evet canlandırabilir, bu isteğe bağlı değil de daha ziyade kendiliğinden yaşanacak bir canlandırılma olur. Ruhani olarak geliştikçe bırakın sadece hissetmeyi, o bağlar eskisinden daha sağlam hale gelecektir.

3.) Adanma sırasında tanrıların veya tanrıçaların yanımıza gelme olasılığı var mı? Düşüncesi dahi çok güven hissiyatı yaratıyor, bu yüzden merak ediyorum açıkçası.
Adanma ritüeli içinde invokasyonu da içerdiği için bu da mümkün fakat Tanrılar zaten hep yanımızdalar, Onlar fiziksel formlarından çok daha kapsamlı varlıklar. Bahsettiğiniz şey Onların varlıklarını daha net hissetmek sanırım, eğer öyleyse evet; varlıklarını daha net hissetmeniz mümkün.

4.) Sadece içimizden geldiği için bile olsa bir şeyleri adamak mümkün mü? Yani illa bir tanrı veya tanrıçayı özel olarak çağırmadan, sadece o an içimizden geldiği için bir adakta bulunabilir miyiz? Ve bazen bunu birden fazla tanrı ve tanrıçaya yapabilir miyiz, ya da tüm tanrılarımıza ve tanrıçalarımıza birden? İçimden geldiği bir anda öylesine bile olsa birine adayabilmeyi ya da o an bu şekilde hissettiğim için tüm tanrıçalarımız ve tanrılarımıza adamayı isterim açıkçası. Spesifik olarak birine adamak elbette çok özel, ancak ara sıra tümüne adamayı da istiyorum. Tüm tanrılarımız ve tanrıçalarımızın, tanısam veyahut tanımasam dahi onları çok sevdiğimi bilmekten öte hissetmelerini de istiyorum çünkü. Kısacası, adakların illa bir invoke/davet etme ve yardım isteme durumunda mı verilmesi gerekiyor yoksa istediğimiz takdirde karşılık beklemeden, içten geldiği için verebiliyor muyuz merak ediyorum.
Evet adayabilirsiniz. Ben yine de Tanrıların her birine ayrı ayrı adakta bulunmanızı tavsiye ediyorum, hepsine adamak istiyorsanız da Zeus Babamıza adayabilirsiniz; tüm Tanrılarımız Zeus Babaya bağlı olduğu için ne demek istediğimi anladınız diye düşünüyorum. Eskiden de bir Tanrıya adakta bulunmak istediğimizde O Tanrının Güç Ritüeli yoksa Şeytanın Gücü Ritüelini yapardık, benzer mantık.
Illiad yahut Odyssey okursanız, Antik Yunan kahramanlarının Tanrılara şükretmek için şölen esnasında dahi kadehlerindeki şarabın bir kısmını yere dökerek Tanrılara sunduğunu göreceksiniz.

5.) Yeni bir Zevist, yardım istemek dışında bağ kurabilmek ve yakın ilişkilere sahip olabilmek için de Tanrıları/Tanrıçaları (ama özellikle merak ettiğim Baş Tanrımız Lucifer'ı) davet edebilir mi? Bu konuda sitede yazılan bazı şeyleri gördüm ama net bir çıkarım yapmakta birazcık zorlandım açıkçası.
Ruhani açıklığınıza bağlı. Kısa cevap olarak, evet yapabilir. Denemekten asla zarar gelmez ve saygısızlık yapmadığınız sürece hiçbir sorun yok.

6.) Ben YKS'ye hazırlanıyorum ve bu süreçte bazen gerçekten bir rehberliğe/yardıma ihtiyacım olduğunu düşünüyorum. Ancak henüz çok yeniyim, davet konusunda yeni bir Zevist olarak önümde zamanın olduğunun bilincindeyim. Yine de yardıma ihtiyacım olduğu takdirde bunu istemenin bir sakıncası var mı? Henüz yeni bir Zevist olarak direkt yardım istemenin neredeyse bencilce sayılabilir olduğunun farkındayım ama ne yapacağımı bilmiyorum, kritik bir dönemdeyim ve birçok şeyim buna bağlı. Elbette hiç çabalamadan sadece bir beklenti içinde olmayacağım, sadece rehberliklerinin ve desteklerinin bana çok iyi geleceğini düşünüyorum. Ancak yine de uygun değilse üstelemeyeceğim, yalnızca bir mümkünatı veya bir şekilde –davet ile yardım isteyerek olmak zorunda değil– bir yolu olup olmadığını merak ediyorum.
Hayır yok, Tanrılardan yardım alıp güzel bir sınav dönemi geçiren çok sayıda kardeşimiz var.

7.) Baş tanrımız hakkında bir konuda birazcık kafa karışıklığı yaşıyorum, sitede hakkında yazan neredeyse tüm yazıları okumuşumdur ve forumda da yazılanları ayrıca incelemişimdir ancak yine de tam anlamıyla emin olamıyorum doğru mu anladığımdan. Baş tanrımız Zeus aynı zamanda Lord Lucifer, Şeytan/Satan, Baal-zebul ve Amon-Ra değil mi? Özellikle emin olamadığım Zeus, Lucifer ve Şeytan'ın aynı kişiler olup olmadığı. Baş tanrımızın isimlerini okudum ama Şeytan isminin düşman yaftası olduğu gibi kısa bir not vardı. Forumlarda ise “Zeus=Lucifer=Satan (Şeytan)” yazan bir yazı görmüştüm. Ama başka bir Zevist'in paylaşımında ise Şeytan ve Zeus'un çok yakın ilişkileri olan ama aynı olmayan iki ayrı kişi olduğunu gördüğümü anımsıyorum. Bu kafa karışıklığını dindirmek için sormak istedimm.
Zeus, Amon, Şeytan, Baalzevul ve Lucifer; hepsi aynı varlığın farklı isimleri. Niyetiniz saf olduğu sürece ne dediğinizin pek bir önemi yok. Eskiden Baalzevul ve Şeytanın ayrı varlıklar olduğunu düşünüyorduk fakat aynı varlığın ayrı iki yönü olduğunu öğrendik. Anlaşılması çok zor fakat üstüne uzun süreler düşünülüp meditasyon yapınca anlaşılabiliyor. Kafanızın karışması normal, bu karışıklık kısa sürede dinmez ama zamanla sezgisel olarak da doğru sonuca ulaşacaksınız.

8.) Kadınların âdet döneminde yapmaması/dikkat etmesi gereken çalışmalar/şeyler var mı? Mesela ters asana yapmamak, sarkaç kullanımında regl döngüsünü de dikkate almak gibi. İbrahimi dinlerin zihnimize kadınların regl dönemlerinde “kirli” olduğunu yerleştirmesi sebepli istemsizce kişi tereddüte düşebiliyor. (Ancak elbette Zevizm'de ne Zevistler ne de Tanrıların bu yönde düşünmediğini biliyorum, sadece bunun, herhangi bir hususta bir şeylere en azından döngü bitene kadar bir etkisi olup olmadığını merak ediyorum.) Mesela bir davet sırasında, tanrılara adanırken veya bu gibi başka anlarda regl dönemi içerisinde olmanın herhangi bir etkisi oluyor mu? Bu konu hakkında herhangi bir yerde yazı görmediğim için sormak istedim de.
Kadın olmadığım için bu soruya cevap veremeyeceğim.

Sorularım bu şekilde. 🫶
Dilerim istemeden de olsa rahatsız edici, yanlış, kaba veya uygunsuz bir dil kullanmamışımdır. Farkındayım, soruların çok olmasının yanı sıra bir de her birini uzun tutmuşum. Bunun için lütfen kusuruma bakmayın, detaylandırmadan yazmak huzursuz hissetmeme sebep oluyor. Buraya kadar okuyup uygun gördüğünüz şekilde yanıt vermeniz beni gerçekten çok çok mutlu eder, çok teşekkür ederim. Dilerim güzelliklerin hayatınızda çiçekler açtığı günlere uyanırsınız. 🪷
Kabalığın yakınından bile geçmediniz, ben de detaylı yazmayı severdim fakat sorduğunuz sorular kısa sürede cevaplanabileceği için maalesef kısa yanıtlar vermek durumunda kaldım. Ayrıca üslubunuzdan anladığım kadarıyla overthink sorununuz var, bunu da Boşluk Meditasyonu ile dizginleyebilirsiniz🦚
 
Amon (Zeus) ve Amon Ra farklı varlıklardır. Amon Ra, Amon (Zeus) ile Re (Apollo) ile ilişkilidir. Amon Ra’nın sembolizmi, insanların anlamakta en çok zorlandığı sembolizmlerden biridir. Daha fazlası için SG Karnonnos’un Tanrı Amon Ra hakkında hazırladığı bu makaleye bakabilirsiniz.
 
Birkaç sene önce yaptığım ilk (ve tek) geçmiş hayatımı öğrenme çalışmasında yaşlı bedenimin Lord Apollo'yu görmüştüm. O olduğunu nerden biliyorsunuz diye soracaksanız o anda o olduğunu hissettim.
 
Elbette vardır, sonsuzluk kavramı ve Neptün üzerine düşünebilirsiniz. Bir kağıda çizilebilecek sonsuz resim olduğu, yazılabilecek sonsuz şarkı sözü olduğu, üretilebilecek sonsuz melodi olduğu ve bunun gibi şeyleri düşünürsek; üstelik bunların insandan daha az kapsamlı kavramlar olduğunu düşünürseniz elbette ki özel kişilikler vardır ve var olmaya devam edecekler. Günümüzdeki insanlar oldukça yüzeysel ve çok yönlü olmaktan uzak olduğundan ötürü bu soruyu neden sorduğunuzu biliyorum, fakat özgün bir kişiliğe dönüşmek de o kadar imkansız değil. Yani evet, tamamen mantıksal bir çıkarım yaparak bu sonuca ulaşabilirsiniz.


Evet canlandırabilir, bu isteğe bağlı değil de daha ziyade kendiliğinden yaşanacak bir canlandırılma olur. Ruhani olarak geliştikçe bırakın sadece hissetmeyi, o bağlar eskisinden daha sağlam hale gelecektir.


Adanma ritüeli içinde invokasyonu da içerdiği için bu da mümkün fakat Tanrılar zaten hep yanımızdalar, Onlar fiziksel formlarından çok daha kapsamlı varlıklar. Bahsettiğiniz şey Onların varlıklarını daha net hissetmek sanırım, eğer öyleyse evet; varlıklarını daha net hissetmeniz mümkün.


Evet adayabilirsiniz. Ben yine de Tanrıların her birine ayrı ayrı adakta bulunmanızı tavsiye ediyorum, hepsine adamak istiyorsanız da Zeus Babamıza adayabilirsiniz; tüm Tanrılarımız Zeus Babaya bağlı olduğu için ne demek istediğimi anladınız diye düşünüyorum. Eskiden de bir Tanrıya adakta bulunmak istediğimizde O Tanrının Güç Ritüeli yoksa Şeytanın Gücü Ritüelini yapardık, benzer mantık.
Illiad yahut Odyssey okursanız, Antik Yunan kahramanlarının Tanrılara şükretmek için şölen esnasında dahi kadehlerindeki şarabın bir kısmını yere dökerek Tanrılara sunduğunu göreceksiniz.


Ruhani açıklığınıza bağlı. Kısa cevap olarak, evet yapabilir. Denemekten asla zarar gelmez ve saygısızlık yapmadığınız sürece hiçbir sorun yok.


Hayır yok, Tanrılardan yardım alıp güzel bir sınav dönemi geçiren çok sayıda kardeşimiz var.


Zeus, Amon, Şeytan, Baalzevul ve Lucifer; hepsi aynı varlığın farklı isimleri. Niyetiniz saf olduğu sürece ne dediğinizin pek bir önemi yok. Eskiden Baalzevul ve Şeytanın ayrı varlıklar olduğunu düşünüyorduk fakat aynı varlığın ayrı iki yönü olduğunu öğrendik. Anlaşılması çok zor fakat üstüne uzun süreler düşünülüp meditasyon yapınca anlaşılabiliyor. Kafanızın karışması normal, bu karışıklık kısa sürede dinmez ama zamanla sezgisel olarak da doğru sonuca ulaşacaksınız.


Kadın olmadığım için bu soruya cevap veremeyeceğim.
Sorularımı sabırla okuyup, her birine içten ve gerçekten açıklayıcı cevaplar verdiğiniz için çok çok teşekkür ederim.

Yanıtlarınızın her biri birçok konuda düşüncelerimi netleştirmeme ve merakımı dindirmeme yardımcı oldu. Her soruyu ciddiyetle ele almanız ve nazik bir üslupla açıklamanızın yanı sıra paylaştığınız bilgilerin her biri benim için gerçekten çok değerliydi. Bahsettiğiniz noktalar üzerine düşünmeye ve bazı konularda daha fazla zaman ayırarak gelişmeye de özen göstereceğim.

Kabalığın yakınından bile geçmediniz, ben de detaylı yazmayı severdim fakat sorduğunuz sorular kısa sürede cevaplanabileceği için maalesef kısa yanıtlar vermek durumunda kaldım. Ayrıca üslubunuzdan anladığım kadarıyla overthink sorununuz var, bunu da Boşluk Meditasyonu ile dizginleyebilirsiniz🦚
Cevaplarınız oldukça aydınlatıcıydı. Umarım yönelttiğim sorular fazla basit ya da bariz değildir, hâlâ öğrenme sürecindeyim bu yüzden farkında olmadan kalabalık yaratabilecek bazı sorular da sormuş olabilirim. Buna rağmen hepsini özenle ele almış olmanız beni gerçekten çok rahatlattı.

Overthink konusunda söyledikleriniz de oldukça doğruydu, haklısınız, zaman zaman istemeden de olsa böyle olabiliyor. Tavsiyenizi mutlaka dikkate alacağım. Zaman ayırıp böylesine detaylı bir şekilde yardımcı olduğunuz için içtenlikle teşekkür ederim. 🌟
 
Amon (Zeus) ve Amon Ra farklı varlıklardır. Amon Ra, Amon (Zeus) ile Re (Apollo) ile ilişkilidir. Amon Ra’nın sembolizmi, insanların anlamakta en çok zorlandığı sembolizmlerden biridir. Daha fazlası için SG Karnonnos’un Tanrı Amon Ra hakkında hazırladığı bu makaleye bakabilirsiniz.
Bilgilendirmeniz ve açıklamalarınız için içtenlikle teşekkür ederim. Amon, Amon Ra ve Re arasındaki bağlantıyı bu kadar net açıklamanız bazı karışıklıkları toparlamama gerçekten yardımcı oldu. Bahsettiğiniz makaleyi de mutlaka inceleyeceğim, sembolizmlerini daha iyi anlamama kesinlikle yardımcı olacaktır. Değerli ve açıklayıcı yanıtınız için tekrar çok teşekkür ederiimm. 💖
 
Birkaç sene önce yaptığım ilk (ve tek) geçmiş hayatımı öğrenme çalışmasında yaşlı bedenimin Lord Apollo'yu görmüştüm. O olduğunu nerden biliyorsunuz diye soracaksanız o anda o olduğunu hissettim.
Yaşlı bedenimin yanında* diye düzelteyim. İkinci sorunuz için cevabım bu.
Deneyiminiz gerçekten çok ilgi çekici ve etkileyici. Haklısınız, bazen kelimeler yetmese de, o anda hissedileni en iyi kişi kendisi kavrayabiliyor. Anlattığınız detaylar çok güzel ve ilham vericiydi, burada paylaşmanız benim için gerçekten çok değerliydi. 🤍
 

Al Jilwah: Chapter IV

"It is my desire that all my followers unite in a bond of unity, lest those who are without prevail against them." - Shaitan

Back
Top