Burada, Tanrıların Kilisesinde olarak, onların iradesinin, otorite zincirinin en yukarısından en aşağısına vuku bulması gereken bir yerdeyiz.
Burada herkesin çıkarması gereken dersler var. Ve eski ekip üyeleri de, bana bütün bu dramalardan rahatsız olduklarını belirttiler, ki kendi açıklamalarını da forumlar üzerinde bulabilirsiniz.
Hepimizin içimize dönüp bakması gerektiği; kimilerinin inzivaya çekilmesi gerektiği, kimilerinin de görevine odaklanması gereken bir zamandayız.
Bir şeyleri ısıtıp ısıtıp getirmenin manası nedir? Ölmesi için bırakılan şeyleri neden ısrarla diri tutmak için bu kadar çaba harcıyorsunuz? Hem Tanrıların "hata" olarak gördüğü, hem dahil olanların "hata" olarak gördüğü, ve Tanrıların iradesinin günün sonunda tecelli ettiği bir konuda, bu hataları diri tutmaya çalışmak; sadece Tanrıların iradesini tanımamak, hatalarından ders almak isteyen insanlara engel olmak, ve de forum gündemini meşgul etmektir.
Niyetiniz iyi olabilir, şahsıma ve eski ekip arkadaşlarıma sempati besliyor olabilirsiniz, fakat günün sonunda kimse hatalarını söylemeyecek bir insanın ona iyi bir katkıda bulunduğunu düşünmez.
Ki burada güdülmesi gereken dava şahsi bile değildir. Şahıslar, sadece bütünün içinde kendisini geliştiren dişlilerden ibarettir. Bundan 1000 yıl sonra bütün bu şahsi hırsların, aşırı doz sevgilerin, ya da başka duygusal ihtiyaçların anlamı kalmayacak. Çünkü geride sadece objektif gerçekler bırakılacak, ve kendimizi geliştirebildiğimiz, katkı sunabildiğimiz, insanlara yol gösterebildiğimiz kadar hatırlanacağız.
Fakat bütün bu emekler ve arkamızda bıraktığımız izler, işte insanlar buna kanlı canlı bakacaklar. Joy of Satan, hepimizin ortaklaşa geliştirdiği, dünyaya bir hediyemiz. Buraya zarar vererek Tanrıların adaletini sağlayamazsınız. Onların iradesi engellenemez ve tartıları da şaşmazdır.
Burası, bir düzine kardinalin birleşip Papa'yı seçtiği, sonra da "Bu kutsaldır." dediği Papalık Kurumu değil. Doğrudan Tanrıların iradesinin tecelli ettiği, onların her şeyi planlayıp sürdürdüğü ve hem yeterli açıklıktaki insanların, fakat özellikle de Rahiplerin doğrudan emir aldığı, onların Kilisesi.
Unutmayın ki, buradaki bütün görevliler, onların iradesiyle burada bulunuyorlar ve onların kararlarını uyguluyorlar.
Evet, İbrahimi programlardaki peygamberler değiller; kutsal bir misyon için Tanrıların başa geçirdiği insanlar. Bu açıdan saygı hak ediyorlar. Onlara duyduğumuz saygının nedeni sadece var olmaları değildir: Tanrıların iradelerini gerçekleştirmeleri, Tanrıların kararlarıyla pozisyonlarına atanmaları, bu uğurda aktif çaba göstermeleri ve bizi eğitip yol göstermeleridir.
Kayre Şeytan! [Şeref ve Güç Ebediyen Şeytan'a Atfolsun!]
Burada herkesin çıkarması gereken dersler var. Ve eski ekip üyeleri de, bana bütün bu dramalardan rahatsız olduklarını belirttiler, ki kendi açıklamalarını da forumlar üzerinde bulabilirsiniz.
Hepimizin içimize dönüp bakması gerektiği; kimilerinin inzivaya çekilmesi gerektiği, kimilerinin de görevine odaklanması gereken bir zamandayız.
Bir şeyleri ısıtıp ısıtıp getirmenin manası nedir? Ölmesi için bırakılan şeyleri neden ısrarla diri tutmak için bu kadar çaba harcıyorsunuz? Hem Tanrıların "hata" olarak gördüğü, hem dahil olanların "hata" olarak gördüğü, ve Tanrıların iradesinin günün sonunda tecelli ettiği bir konuda, bu hataları diri tutmaya çalışmak; sadece Tanrıların iradesini tanımamak, hatalarından ders almak isteyen insanlara engel olmak, ve de forum gündemini meşgul etmektir.
Niyetiniz iyi olabilir, şahsıma ve eski ekip arkadaşlarıma sempati besliyor olabilirsiniz, fakat günün sonunda kimse hatalarını söylemeyecek bir insanın ona iyi bir katkıda bulunduğunu düşünmez.
Ki burada güdülmesi gereken dava şahsi bile değildir. Şahıslar, sadece bütünün içinde kendisini geliştiren dişlilerden ibarettir. Bundan 1000 yıl sonra bütün bu şahsi hırsların, aşırı doz sevgilerin, ya da başka duygusal ihtiyaçların anlamı kalmayacak. Çünkü geride sadece objektif gerçekler bırakılacak, ve kendimizi geliştirebildiğimiz, katkı sunabildiğimiz, insanlara yol gösterebildiğimiz kadar hatırlanacağız.
Fakat bütün bu emekler ve arkamızda bıraktığımız izler, işte insanlar buna kanlı canlı bakacaklar. Joy of Satan, hepimizin ortaklaşa geliştirdiği, dünyaya bir hediyemiz. Buraya zarar vererek Tanrıların adaletini sağlayamazsınız. Onların iradesi engellenemez ve tartıları da şaşmazdır.
Burası, bir düzine kardinalin birleşip Papa'yı seçtiği, sonra da "Bu kutsaldır." dediği Papalık Kurumu değil. Doğrudan Tanrıların iradesinin tecelli ettiği, onların her şeyi planlayıp sürdürdüğü ve hem yeterli açıklıktaki insanların, fakat özellikle de Rahiplerin doğrudan emir aldığı, onların Kilisesi.
Unutmayın ki, buradaki bütün görevliler, onların iradesiyle burada bulunuyorlar ve onların kararlarını uyguluyorlar.
Evet, İbrahimi programlardaki peygamberler değiller; kutsal bir misyon için Tanrıların başa geçirdiği insanlar. Bu açıdan saygı hak ediyorlar. Onlara duyduğumuz saygının nedeni sadece var olmaları değildir: Tanrıların iradelerini gerçekleştirmeleri, Tanrıların kararlarıyla pozisyonlarına atanmaları, bu uğurda aktif çaba göstermeleri ve bizi eğitip yol göstermeleridir.
Kayre Şeytan! [Şeref ve Güç Ebediyen Şeytan'a Atfolsun!]