Panta Rhei
New member
- Joined
- May 18, 2022
- Messages
- 680
Bu metin, Joy of Satan Yüksek Rahibi Hoodedcobra666’nın forumlardaki yazısından çevrilmiştir.
Tanrılar ve insanları birbirinden ayıran faktör, Tanrıların daima sadık ve varoluşun doğru tarafında olmalarıdır. Onlar bocalamazlar.
Gerçekten de, Tanrılarımız, dünyanın “gözlerinden uzaklaştırılmışlardır” lâkin hâlen oradadırlar ve daima olduğu gibi doğrudurlar. Bundan bir milyon sene sonra dahi, tıpkı bugün olduğu, daima olduğu gibi, onlar doğru olacaklardır.
İnsanlar gelirler ve giderler, sürekli olarak değişimin, çoğunlukla da kötü bir değişimin içinde mahsur kalırlar. Bunun nedeni güçten yoksun olmalarıdır.
Tanrıların tüm bunları ortaya koymasının esas sebebi, ruhlarımızda belirli niteliklere sahip olduğumuzu kanıtlamaktır. Bu bireyseldir. Pekâlâ, hiçbir şeyde “aracılar” diye bir şey yoktur. İnsanlar bunu anlamaz ve bu da işleri daha basit hâle getirmez, esasen işleri daha ciddi bir hâle sokar.
Kendinizi doğrudan onlara ve ardından da başkalarına kanıtıyoruz, daha da mühimi, kendimizi kendimize kanıtlıyoruz. Onlarla benzerliklerimiz olup olmadığını görmek ereğiyle, belirli niteliklerin belli bir seviyesini görmeyi bekliyorlar, buradaki soru şu ki, biz bunlara sahip miyiz? Ve eğer sahip değilsek, bunları inşa edecek ve doğru olan için savaşacak mıyız? Hayatın bize verdiği mücadeleler için hazır mıyız?
Sadakat, etik değerlerin üstünde, muhtemelen en yüksek konumdadır. Sadakat; cesaret, keskin algı ve güçlü bir hafıza gerektirir.
Güçlü bir hafıza ve sağlam bir karakterle, kıymetli olana tutunabilir ve kendimizi varoluşta yeni yükseklere ulaştırabiliriz.
Bu yolda yürüyen herkese teşekkürler, kişi şunu bilmelidir ki, tüm şüphelerin ötesinde ve yolun bitiminde, aranan ışık ve güç vardır. Yolun dönemeçlerinde hayatta kalabilmek, kararlı olmak elzemdir.
İşte o zaman kelimeler gerçeklikle buluşur. O hâlde biz neyiz?
Hepimiz bunu kanıtlamak amacıyla buradayız, her şeyden önce de kendimize. Kendi haklılığımızı kabul ederiz ve ardından Tanrılar bizi onaylar.
-Yüksek Rahip Hooded Cobra 666
Tanrılar ve insanları birbirinden ayıran faktör, Tanrıların daima sadık ve varoluşun doğru tarafında olmalarıdır. Onlar bocalamazlar.
Gerçekten de, Tanrılarımız, dünyanın “gözlerinden uzaklaştırılmışlardır” lâkin hâlen oradadırlar ve daima olduğu gibi doğrudurlar. Bundan bir milyon sene sonra dahi, tıpkı bugün olduğu, daima olduğu gibi, onlar doğru olacaklardır.
İnsanlar gelirler ve giderler, sürekli olarak değişimin, çoğunlukla da kötü bir değişimin içinde mahsur kalırlar. Bunun nedeni güçten yoksun olmalarıdır.
Tanrıların tüm bunları ortaya koymasının esas sebebi, ruhlarımızda belirli niteliklere sahip olduğumuzu kanıtlamaktır. Bu bireyseldir. Pekâlâ, hiçbir şeyde “aracılar” diye bir şey yoktur. İnsanlar bunu anlamaz ve bu da işleri daha basit hâle getirmez, esasen işleri daha ciddi bir hâle sokar.
Kendinizi doğrudan onlara ve ardından da başkalarına kanıtıyoruz, daha da mühimi, kendimizi kendimize kanıtlıyoruz. Onlarla benzerliklerimiz olup olmadığını görmek ereğiyle, belirli niteliklerin belli bir seviyesini görmeyi bekliyorlar, buradaki soru şu ki, biz bunlara sahip miyiz? Ve eğer sahip değilsek, bunları inşa edecek ve doğru olan için savaşacak mıyız? Hayatın bize verdiği mücadeleler için hazır mıyız?
Sadakat, etik değerlerin üstünde, muhtemelen en yüksek konumdadır. Sadakat; cesaret, keskin algı ve güçlü bir hafıza gerektirir.
Güçlü bir hafıza ve sağlam bir karakterle, kıymetli olana tutunabilir ve kendimizi varoluşta yeni yükseklere ulaştırabiliriz.
Bu yolda yürüyen herkese teşekkürler, kişi şunu bilmelidir ki, tüm şüphelerin ötesinde ve yolun bitiminde, aranan ışık ve güç vardır. Yolun dönemeçlerinde hayatta kalabilmek, kararlı olmak elzemdir.
İşte o zaman kelimeler gerçeklikle buluşur. O hâlde biz neyiz?
Hepimiz bunu kanıtlamak amacıyla buradayız, her şeyden önce de kendimize. Kendi haklılığımızı kabul ederiz ve ardından Tanrılar bizi onaylar.
-Yüksek Rahip Hooded Cobra 666