Welcome to our New Forums!

Our forums have been upgraded and expanded!

Welcome to Our New Forums

  • Our forums have been upgraded! You can read about this HERE

Şeytan'a ve Tanrılara Tanıklıklar

Panta Rhei

New member
Joined
May 18, 2022
Messages
680
Sevgili, güzel ve özel Satanik ailemize esenlikler,

Her biri eşsiz ve benzersiz ruhlar olarak, Şeytan'la ve Tanrılarla olan deneyimlerimiz de farklılık gösteriyor. Onlarla ilk kez nasıl karşılaştığımız, onlarla neler yaşadığımız, seslendiğimiz zaman verdiği cevaplar, istediğimiz zaman verdiği işaretler ve dahası.

Deneyimler farklı olsa da, varılan yol birdir ve bu da onların ne kadar muhteşem varlıklar olduklarıdır. Herkes doğal olarak onlarla farklı deneyimler yaşayacaktır ve bunlardan çıkaracaklarını kullanarak kendilerini ve hayatlarını daha iyi bir noktaya taşıyabilirler.

Zaman, her şeyi eskitir. Onlarla olan hatıralarımızı düzenli olarak yâd etmezsek, onları zamanın pençelerine kaptırırız. Eğer ilk zamanki heyecandan yoksun olduğunuzu hissediyorsanız veya artık deneyimleriniz eskisi kadar anlamlı gelmiyorsa, bunun sebebi Babamızla ve Tanrılarımızla olan iletişimizi zayıflatmanız ve genel olarak bu konuya ilgisiz kalmanızdır.

Burada yapılması gereken neden burada olduğunuzu, ne için savaştığınızı ve onların sizin için ne anlam ifade ettiğini hatırlamaktır. Gerçekten burada olmak paha biçilemez bir fırsattır ve bulunduğumuz savaş, gelecek yılların şerefli savaşçılarını ortaya çıkaracaktır.

Şeytan, benim çok ciddi acılardan özgürleşmemi sağladı ve bana daha büyük şeyler yapabilmem için fırsatlar bahşetti. Varlıklarını hissetmem gerektiğinde bunu farklı yollarla yaptılar ve bana ışığı vermekle kalmadılar lâkin karanlık çöktüğünde ışığı nasıl bulacağımı öğretiler. Onlara duyduğum sevgi sonsuz, duyduğum minnet sınırsızdır.

Bu başlık altında kendi deneyimlerinizi, Şeytan'a ve Tanrılara olan tanıklıklarınızı anlatabilir, hem deneyimli hem de yeni kardeşlerimiz ile bu konuda hoş sohbetler edebilirsiniz.

—Spine
 
Biz SS'ler aynı amacın altında toplanmış kardeşleriz. Kişi çoğu zaman bu bilinçten yoksundur. Bilinç öyle bir şeydir ki ağlayacağın yere güldürür. Dolayısıyla vaktimizi ve tüm odak noktamızı aslında çok gereksiz şeylere harcamaktayız ve bu gelişmek isteyen kişinin hedeflerinden daha çok uzaklaşmasını sağlar. Aynı çatı altında duruyoruz çünkü bizi Şeytan birleştirdi, çünkü bizler bu çağın uyanmışları ve savaşçılarıyız. Bu bilincini yitirdiğimizde artık bizde olan önemi de yitip gidecektir. Umursamaz olup üşengeçliğe devam edilecek. Sonuç kişinin sahip olduğu öz benliğinden kopması ve düşmanın yarattığı kölelik sistemine ayak uydurması olacaktır. Tüm bu sosyal medya, oyunlar, gereksiz ne varsa hepsi düşmanın bizim uyanmamızı engellemek için sunduğu şeylerdir. Tıpkı ağlayan bir çocuğun eline susması için verilen bir telefon gibi.

Yahudilerin planlarının bazıları şu an tıkırında gidiyor olabilir. Biz onların planlarının gerçekleşmesine izin vermeden kendi öz saygımıza uygun şekilde davranmalıyız. Zamanı geldiğinde bu planları elbet altüst olacaktır.

Tanrılar ile olabildiğince yakın olun. Merak etmeyin siz onlara saygısızlıkta bulunmadıkça size kızmazlar, sizi aşağılamazlar, sizi yok görmezler. Aksine her daim sizi izler ve size destek olurlar. Farkında bile olmasanız bunları yaparlar. Onlar saf sevginin, saf aşkın ve saf duyguların en gerçek halidir. Bu yüzden onlara gelirken kalbinizdeki kuşkuları çözün. Tanrılar öncede bizimleydi, şimdi de ve gelecekte de bizimle olacaklar. Ne olursa olsun onlara güvenin ve kalplerinizi açın.
 
Thersthara said:
Şimdi anlatacaklarımı çoğu SS yakınıma anlattım lakin tanık olanlar dışında kimse bana inanmadı. SS'ler arasında bile mucizeler tuhaf karşılanan şeyler sanırım. Fakat size yemin ederim bu gerçek. Ruhumun varoluştaki tüm katmanları üzerine yemin ederim. Kendi kanıma ve kanımdan gelmiş ve gelen herkesin kanı üzerin yemin ederim bu gerçek. Beni etten, kemikten ve kandan yeniden bedenleyerek dünyaya getiren rahim üzerine yemin ederim.

Aşk her zaman bana ilham olmuştur.

Yıllar süren platonik ve karşılıksız aşkımı bitirmiştim ve artık elimde uğuruna şiirler yazacak, hayaller kuracak kimse kalmamıştı. Artık tanrılarım vardı ve ilhamı onlarda arayabilirdim ve yaptım da, bir sürü resim çizdim onlara, bir sürü şiir yazdım. Yine de yıllar boyunca platonik olarak hoşlandığım çocuğa yazmak gibi değildi. Aşkı tanrılarda bulamayacak kadar aptaldım, hayır aptal değildim aslında, sadece meditasyonlarda ilerlememiştim ve farkındalığım daha düşüktü.

Günlerden bir gün Leydi Astarte'yi davet ettim. Bilgili ve gelişmiş SS'ler onun Aşk ilişkileri konusundaki en bilgili tanrıça olduğunu söylemişlerdi. ilk davetime geldiğini hissettim ve hissettiğim anda ağlamaya başladım. Bana yeniden uğuruna şiirler yazabileceğim bir neden vermesini istedim. Birine aşık olmak istedim ve onun da bana aşık olmasını istedim. Eğer gerçekten oradaysa ve beni duyuyorsa bana yeniden baharı yaşatabilecek bir hediye vermesini istedim.

İşin romantik, şiirsel ve duygusal tarafını geçelim. Ben bu ayini yaptığım günün sabahında çok rastgele ve mucizevi denilebilecek kadar alakasız biriyle tanıştım. Sonuç olarak deli gibi aşık oldum ve o da aynı hisleri bana besliyordu.

Biliyorum bu kadar gazladıktan sonra sadece bu kadar basit bir şeyi beklemiyordunuz ama basit bir şey değil işte. O gece ettiğim tüm dualar ve yalvarışların aradan daha 12 saat bile geçmemesine rağmen gerçekleşti. O kadar saçmaydı ki hele, o sabah hayatımın en saçma ve işlerin olması gerektiği gibi gitmediği sabahına uyandım. Her şey karmakarışık ilerledi ve sonucunda gerçekten mucizevi denilebilecek şekilde büyük bir tesadüf üzerine biriyle karşılaştım ve aşık oldum. Özel hayatı çok paylaşamadığım için neler yaşadığımı tam anlatamıyorum fakat anlatsam yüksek ihtimalle anlattığım diğer kişiler gibi siz de bana inanmazdınız.

Haritalarımız arasındaki uyumu keşke buraya koyabilsem... Bir sürü gezegenimiz üst üste birleşiyorlar ve yükselenlerimiz 1 derece fark ile karşıt. Yani onun 7. evi (partnerlik evi) benim 1. evimle birleşiyor. benimki de onunla. Sanki benim için bir gecede yaratılmış gibi. Acaba Leydi Astarte bende ne gördü de bana böyle bir hediye bahşetti hala merak ediyorum.

O benim için sadece aşık olduğum kişi veya uğuruna şiirler yazıp resimler çizebileceğim biri değil. O bana Kraliçemizin hediyesi, o benim kanıtım. Yaşadıklarımızın, uğruna savaştıklarımızın, anlatılanların hepsinin gerçek olduğuna dair kanıtım. Onun gözlerine her baktığımda Tanrılarımızın gölgelerini görüyorum. Sesini her duyduğumda atalarımızın dualarını ve şarkılarını duyuyorum. Nefes alış verişine her tanıklık ettiğimde tanrılarımızın kudretini ve gerçekliklerini hissediyorum. Tanrılar da en az onun varlığı kadar gerçek. O benim için onların en net kanıtı.

Hiç inandırıcı gelmediğinin farkındayım. Büyüler yapabildiğimiz, Uzaylı tanrılarla konuşabildiğimiz, Yahudilerin insan olmaması, bizim de tanrı olabileceğimiz ve ölümsüz olabileceğimiz gerçeği bile benim için inanması daha kolaydı.

Onlar gerçek. Size yemin ederim ki gerçekler, biliyorum hepiniz zaten gerçek olduklarını biliyorsunuz ama onlar gerçekten gerçekler ve oradalar. Bizi duyuyorlar ve hislerimizi önemsiyorlar. Aramızda yıldızlar kadar mesafe ve fark var ama onlar oradalar ve bizi dinliyorlar, anlıyorlar ve empati yapıyorlar. Bizi seviyorlar, bizi gerçekten seviyorlar.

Diyebileceğim başka bir şey yok.

Şeref ve güç ebediyen Şeytan'a ve Prenses Astarte'ye atfolsun! Astarte'nin gücü üstündür ve herkes tarafından hissedilir!
Sizi anlıyorum. Size olan şey bana da oldu ama güzel şeyleri anlatmak, büyüsünü kaçırır derlermiş. Ancak evet, gözlerine baktığınızda Şeytan'ı gördüğünüz, sesini duyduğunuzda dünyaların sizin olduğu, sanki sizin için yaratılmış bir hediyeye sahip olmak gerçekten mucizevi bir şey... Bu konuda çok şanslısınız, onun değerini bilin. Değerli şeylere sahip olduğumuzda bazen önemini anlamayız ve onlar yitip gittiğinde, bu çok can yakıcı olabilir. Umarım herkes bir gün ruh eşini bulur ve umarım onu kaybetmez.
 
Spine said:
Sevgili, güzel ve özel Satanik ailemize esenlikler,

Her biri eşsiz ve benzersiz ruhlar olarak, Şeytan'la ve Tanrılarla olan deneyimlerimiz de farklılık gösteriyor. Onlarla ilk kez nasıl karşılaştığımız, onlarla neler yaşadığımız, seslendiğimiz zaman verdiği cevaplar, istediğimiz zaman verdiği işaretler ve dahası.

Deneyimler farklı olsa da, varılan yol birdir ve bu da onların ne kadar muhteşem varlıklar olduklarıdır. Herkes doğal olarak onlarla farklı deneyimler yaşayacaktır ve bunlardan çıkaracaklarını kullanarak kendilerini ve hayatlarını daha iyi bir noktaya taşıyabilirler.

Zaman, her şeyi eskitir. Onlarla olan hatıralarımızı düzenli olarak yâd etmezsek, onları zamanın pençelerine kaptırırız. Eğer ilk zamanki heyecandan yoksun olduğunuzu hissediyorsanız veya artık deneyimleriniz eskisi kadar anlamlı gelmiyorsa, bunun sebebi Babamızla ve Tanrılarımızla olan iletişimizi zayıflatmanız ve genel olarak bu konuya ilgisiz kalmanızdır.

Burada yapılması gereken neden burada olduğunuzu, ne için savaştığınızı ve onların sizin için ne anlam ifade ettiğini hatırlamaktır. Gerçekten burada olmak paha biçilemez bir fırsattır ve bulunduğumuz savaş, gelecek yılların şerefli savaşçılarını ortaya çıkaracaktır.

Şeytan, benim çok ciddi acılardan özgürleşmemi sağladı ve bana daha büyük şeyler yapabilmem için fırsatlar bahşetti. Varlıklarını hissetmem gerektiğinde bunu farklı yollarla yaptılar ve bana ışığı vermekle kalmadılar lâkin karanlık çöktüğünde ışığı nasıl bulacağımı öğretiler. Onlara duyduğum sevgi sonsuz, duyduğum minnet sınırsızdır.

Bu başlık altında kendi deneyimlerinizi, Şeytan'a ve Tanrılara olan tanıklıklarınızı anlatabilir, hem deneyimli hem de yeni kardeşlerimiz ile bu konuda hoş sohbetler edebilirsiniz.

—Spine


Sınavım berbat giderken yardım istemiştim.Yardım istedikten hemen sonra sanki beynim açıldı,bütün soruları az zaman kalmasına rağmen yetiştirdim(mucize gibi gelmişti),o sınavdan 94 aldım.Bu %100 Şeytan baba nın müdahelesiydi(bir iki sınav anısı daha var bu keskinlikte),geri kalanlar biraz şüpheye açık.
 
Wotan's Druid said:
Spine said:
Sevgili, güzel ve özel Satanik ailemize esenlikler,

Her biri eşsiz ve benzersiz ruhlar olarak, Şeytan'la ve Tanrılarla olan deneyimlerimiz de farklılık gösteriyor. Onlarla ilk kez nasıl karşılaştığımız, onlarla neler yaşadığımız, seslendiğimiz zaman verdiği cevaplar, istediğimiz zaman verdiği işaretler ve dahası.

Deneyimler farklı olsa da, varılan yol birdir ve bu da onların ne kadar muhteşem varlıklar olduklarıdır. Herkes doğal olarak onlarla farklı deneyimler yaşayacaktır ve bunlardan çıkaracaklarını kullanarak kendilerini ve hayatlarını daha iyi bir noktaya taşıyabilirler.

Zaman, her şeyi eskitir. Onlarla olan hatıralarımızı düzenli olarak yâd etmezsek, onları zamanın pençelerine kaptırırız. Eğer ilk zamanki heyecandan yoksun olduğunuzu hissediyorsanız veya artık deneyimleriniz eskisi kadar anlamlı gelmiyorsa, bunun sebebi Babamızla ve Tanrılarımızla olan iletişimizi zayıflatmanız ve genel olarak bu konuya ilgisiz kalmanızdır.

Burada yapılması gereken neden burada olduğunuzu, ne için savaştığınızı ve onların sizin için ne anlam ifade ettiğini hatırlamaktır. Gerçekten burada olmak paha biçilemez bir fırsattır ve bulunduğumuz savaş, gelecek yılların şerefli savaşçılarını ortaya çıkaracaktır.

Şeytan, benim çok ciddi acılardan özgürleşmemi sağladı ve bana daha büyük şeyler yapabilmem için fırsatlar bahşetti. Varlıklarını hissetmem gerektiğinde bunu farklı yollarla yaptılar ve bana ışığı vermekle kalmadılar lâkin karanlık çöktüğünde ışığı nasıl bulacağımı öğretiler. Onlara duyduğum sevgi sonsuz, duyduğum minnet sınırsızdır.

Bu başlık altında kendi deneyimlerinizi, Şeytan'a ve Tanrılara olan tanıklıklarınızı anlatabilir, hem deneyimli hem de yeni kardeşlerimiz ile bu konuda hoş sohbetler edebilirsiniz.

—Spine


Sınavım berbat giderken yardım istemiştim.Yardım istedikten hemen sonra sanki beynim açıldı,bütün soruları az zaman kalmasına rağmen yetiştirdim(mucize gibi gelmişti),o sınavdan 94 aldım.Bu %100 Şeytan baba nın müdahelesiydi(bir iki sınav anısı daha var bu keskinlikte),geri kalanlar biraz şüpheye açık.
Bir yarışmadaydım. Son sorudaydım ve risk alıp yanlış bildiğim sorular olduğu için neredeyse puanım sıfırlanmıştı. Rakibim ise sadece 1 tane nokta atışı bildiği ve riske girmediği için durup dururken önüme geçmişti. Gerçekten çok zor bir soruydu ve bilmem gerekiyordu. Koruyucuma seslenip, birkaç minnettarlık göstergesi vererek o an cevabı aklıma getirmelerini istedim. O zamanlar henüz kendi düşüncelerim ile onların bana verdiklerini ayırt etmekte zorlanıyordum. Bu sebeple bana doğru cevabı verseler dahi söylemeyi seçmedim ve yarışmayı kaybettim.

Acıdan, kayıptan ve yenilgiden doğan deneyimler daima daha kalıcı bir iz bırakır hatırımızda ve onlardan aldığımız dersler daha etkili olur üzerimizde. Yarışmayı kaybetmiştim. Ayrıca hayatımda genel olarak biraz düşüşe geçtiğim ve eski iyi günlerime dönmeye çalıştığım zamanlardı. Doğal olarak bu geri dönüşün bir kısmını da yarışmayı kazanmama bağlamıştım. Benim için nasıl bir şok oldu tahmin edebilirsiniz. Yine de o günler geçti ve buradayım.

Demem o ki, yaşananları da biraz bu açıdan görmek, kendimize olanlarla işkence etmemek lazım.
 
Esenlikler,

Lord Azazel’in enerjisi muazzam. Kendisine ne zaman ayin yapsam, muazzam parıltısı tüm etrafımı aydınlatıyor.
 
Pegasus666 said:
Rüyamda Lord Azazel'i gördüm ya da uyurken yanıma geldi. Başımdaydı ve bir şeyler tembih ediyordu. Ben de tamam yeter gider misin diyordum. Yanıma uzandığını falan hatırlıyorum. Fakat korkmuyordum da çünkü aşırı bilinçdışı bir an idi. Çok ilginç bir şeydi. Belki de rüyaydı.

Çok konuşuyorsun , boş konuşuyorsun bazı şeyleri degersizlestirmeye çalısiyorsun forumda senin gibileri gördükçe utanıyorum. Bilinçaltını kendine sakla
 
Kara Güneşin Askeri said:
Maresay said:
Pegasus666 said:
Rüyamda Lord Azazel'i gördüm ya da uyurken yanıma geldi. Başımdaydı ve bir şeyler tembih ediyordu. Ben de tamam yeter gider misin diyordum. Yanıma uzandığını falan hatırlıyorum. Fakat korkmuyordum da çünkü aşırı bilinçdışı bir an idi. Çok ilginç bir şeydi. Belki de rüyaydı.

Çok konuşuyorsun , boş konuşuyorsun bazı şeyleri degersizlestirmeye çalısiyorsun forumda senin gibileri gördükçe utanıyorum. Bilinçaltını kendine sakla
Esenlikler;

Ağzınıza&Yüreğinize&Kaleminize sağlık!

Teşekkürler..

Üçünüzden de aşağıda paylaştığım başlığı okumanızı rica ediyorum. Birbirinize olan saygınızı koruyun. Üstelik de Tanrı/çalarla deneyimler hakkındaki bir başlık altında böyle didişmeniz çok büyük saygısızlık.

https://ancient-forums.com/viewtopic.php?f=29&t=81893
 
Pegasus666 said:
Refaceous said:
Kara Güneşin Askeri said:
Esenlikler;

Ağzınıza&Yüreğinize&Kaleminize sağlık!

Teşekkürler..

Üçünüzden de aşağıda paylaştığım başlığı okumanızı rica ediyorum. Birbirinize olan saygınızı koruyun. Üstelik de Tanrı/çalarla deneyimler hakkındaki bir başlık altında böyle didişmeniz çok büyük saygısızlık.

https://ancient-forums.com/viewtopic.php?f=29&t=81893

O sizin İncili okumayan aklınızla dalga geçiyor.

https://www.bible.com/tr/bible/170/JHN.1.1-18.TCL02

Screenshot-20230221-200037-Chrome.jpg
Bu söz Lord Thoth'a aittir.
 
Pegasus666 said:
Refaceous said:
Kara Güneşin Askeri said:
Esenlikler;

Ağzınıza&Yüreğinize&Kaleminize sağlık!

Teşekkürler..

Üçünüzden de aşağıda paylaştığım başlığı okumanızı rica ediyorum. Birbirinize olan saygınızı koruyun. Üstelik de Tanrı/çalarla deneyimler hakkındaki bir başlık altında böyle didişmeniz çok büyük saygısızlık.

https://ancient-forums.com/viewtopic.php?f=29&t=81893

O sizin İncili okumayan aklınızla dalga geçiyor.

https://www.bible.com/tr/bible/170/JHN.1.1-18.TCL02

Screenshot-20230221-200037-Chrome.jpg

1. Kütüphanemde tefsirleri ve redleriyle 4 incil var ve daha önce de okudum.
2.En azından aklımız ve kendimize, karşımızdaki insanlara ve Tanrı/çalarımıza saygımız var. Ancak sizde yoksa bilemeyeceğim. Aklımızla incildeki sözün Lord Thoth'dan çalıntı olduğunu ve Lord Azazel'in saygısızlığı asla kabul etmeyeceğini bu akılla anlayabiliyoruz. Yukarı da Lord Azazel hakkında yazdığınızı şuan okudum ve ne saygısızca bir hareket! Bizlere saygınızın olmaması umurumda değil, sadece dilerim ki bahsettiğinizin bir Tanrı, Du'at'ın veliaht prenslerinden olduğunun farkında değilsinizdir Pegasus.
Diliyorum ki sizi yanlış anlamışımdır!
 
Pegasus666 said:
Refaceous said:
Pegasus666 said:
O sizin İncili okumayan aklınızla dalga geçiyor.

https://www.bible.com/tr/bible/170/JHN.1.1-18.TCL02

Screenshot-20230221-200037-Chrome.jpg

1. Kütüphanemde tefsirleri ve redleriyle 4 incil var ve daha önce de okudum.
2.En azından aklımız ve kendimize, karşımızdaki insanlara ve Tanrı/çalarımıza saygımız var. Ancak sizde yoksa bilemeyeceğim. Aklımızla incildeki sözün Lord Thoth'dan çalıntı olduğunu ve Lord Azazel'in saygısızlığı asla kabul etmeyeceğini bu akılla anlayabiliyoruz. Yukarı da Lord Azazel hakkında yazdığınızı şuan okudum ve ne saygısızca bir hareket! Bizlere saygınızın olmaması umurumda değil, sadece dilerim ki bahsettiğinizin bir Tanrı, Du'at'ın veliaht prenslerinden olduğunun farkında değilsinizdir Pegasus.
Diliyorum ki sizi yanlış anlamışımdır!

Esenlikler

Yuhanna incilinde anlatıcı İsa değil Yuhanna'dır. Yuhanna hayali bir karakter olabilir, bu anlatıcının Yuhanna olduğu gerçeğini değiştirmez. İsa ve bazı özellikleri Thoth'tan çalıntıdır. Yani bu söz Thoth'a aitse eğer anlatıcının Yuhanna değil İsa'nın kendisi olması gerekirdi. Ya da Yuhanna karakteri Thoth'tan çalıntı olabilir lakin ben 8 senelik SS olarak böyle bir şey görmedim.

Karalama kampanyasını ciddiye almıyorum.

İyi akşamlar.

Ne kadar senedir SS olduğunuz değil, süre fark etmeksizin ne kadar geliştiğiniz önemli. Dediklerinizin arasında hiç bir tutarlılık yok, ne demeye çalıştığınız bile anlaşılmıyor. Rica ediyorum aklınızı toparlayın ve öyle konuşun Pegasus.
 
Pegasus666 said:
Arkadaşlar şu karalama kampanyasına açıklık getireyim.

Öncelikle ben bunu gerçekten gördüm. Beni tanıyorsunuz yalan yok.

Tamam yeter gider misin lafını bağırarak söylemedim, tedirginlik içinde rica ettim. Çünkü içimde tedirginlik ve korku vardı. Fakat yanımdakinin parazit değil Azazel olduğunun farkındaydım.

Tedirginliğimin sebebi rüyamda bilmediğim bir koridorda yürüyorken birden Azazel aklıma geldi ve kendimi yatağımda buldum. Düşünün, ışınlanıyorsunuz ve yanınızda bir Tanrı beliriyor. Başkası altına ederdi herhalde ama ben kendimi kontrol edebildim ve sevgisini hissedebildim. Özellikle korkuyorum lütfen yapma isteğime rağmen yanıma uzanıp beni rahatlattığı zaman. Harika bir olaydı ancak yanlış anlaşıldı.

Olayın kendisi için değil ama yanlış anlaşılma için kusura bakmayın.

Esenlikler.

Buna benzer bir çok olayı koruyucumla yaşadım. En korkunç karanlıklarda bile bana ışık olan yüce bir varlıktan korkacağımı sanmıyorum. Onu incintmekten ve hayal kırıklığına uğratmaktan korkuyorum. Ancak ondan korkmuyorum.

Kendinizi doğru ifade edemediniz o halde. Bir dahakine daha açıklayıcı bir şekilde yazarsanız seviniriz. Burayı yeni SS'ler de okuyor. Onu okuyan biri bizim hakkımızda bambaşka bir fikre kapılırlardı. Lütfen kelimeleri doğru ve yerinde kullanın. Eksiltmeyin, açıklayın. Siz açıklamadığınız zaman şıp diye ne demek istediğinizi anlamamız çok zor.
Üslubum ağır geldiyse kusura bakmayın, saygısızlığa gelemiyorum.

İyi günler dilerim.
 
En çok kalbime dokunanı anlatmak istedim.

Geçen yaz geçirdiğim en ruhsuz en depresif yazdı. Mantıksal düşünmeyi yitirmiştim. Tamamen neptünyen bir enerjide yitip gidiyordum. *********** Çok hayal içinde yaşıyordum çünkü gerçeklerle yüzleşecek cesaretim yoktu. Çok yıpranmıştım. Bana en çok iyi misin nasılsın diye sormasını istediğim kişi, durumumun farkında olmasına rağmen halimi hatrımı sormadı. Aslında hiç kimse sormadı. Günlerce eriyip gittim. Yıllardır 58 kiloyken çok kısa sürede 50'yi gördüm, anoreksik oldum, her gittiğim yere 30 tane kitap götürüp hiçbirini okumadım, meditasyonu bıraktım, zaten Şeytan Baba hayal kırıklığına uğramıştır geri dönmemi istemez diye kendi kendimi manipüle ediyordum ama o zaman çok mantıklı geliyordu, uykum mahvolmuştu, çok uzun zaman kendimi nasıl düzelteceğimi bilemedim.

En sonunda bir gece uyumadan önce çok kısa meditasyon yapabilmeyi başardım ve uyuyakaldım. Gece rüyama da Şeytan Baba geldi. Bana "İyi misin, nasılsın?" diye sordu. Çok heyecanlanmıştım, sonrasını çok hatırlamıyorum, biraz konuştuk ama silik. Fakat beni geri hoş karşılamayacağına dair önyargılarım silinmişti. Hep böyle en zor anlarda beni iyi hissettirecek bir şey yapabiliyor. Çok büyüleyici buluyorum onun bu yanını. Tanrı böyle olunur işte.
 
Akay Alaz said:
En çok kalbime dokunanı anlatmak istedim.

Geçen yaz geçirdiğim en ruhsuz en depresif yazdı. Mantıksal düşünmeyi yitirmiştim. Tamamen neptünyen bir enerjide yitip gidiyordum. *********** Çok hayal içinde yaşıyordum çünkü gerçeklerle yüzleşecek cesaretim yoktu. Çok yıpranmıştım. Bana en çok iyi misin nasılsın diye sormasını istediğim kişi, durumumun farkında olmasına rağmen halimi hatrımı sormadı. Aslında hiç kimse sormadı. Günlerce eriyip gittim. Yıllardır 58 kiloyken çok kısa sürede 50'yi gördüm, anoreksik oldum, her gittiğim yere 30 tane kitap götürüp hiçbirini okumadım, meditasyonu bıraktım, zaten Şeytan Baba hayal kırıklığına uğramıştır geri dönmemi istemez diye kendi kendimi manipüle ediyordum ama o zaman çok mantıklı geliyordu, uykum mahvolmuştu, çok uzun zaman kendimi nasıl düzelteceğimi bilemedim.

En sonunda bir gece uyumadan önce çok kısa meditasyon yapabilmeyi başardım ve uyuyakaldım. Gece rüyama da Şeytan Baba geldi. Bana "İyi misin, nasılsın?" diye sordu. Çok heyecanlanmıştım, sonrasını çok hatırlamıyorum, biraz konuştuk ama silik. Fakat beni geri hoş karşılamayacağına dair önyargılarım silinmişti. Hep böyle en zor anlarda beni iyi hissettirecek bir şey yapabiliyor. Çok büyüleyici buluyorum onun bu yanını. Tanrı böyle olunur işte.

Esenlikler,

Lütfen kişisel bilgilerinizi, astroloji haritanızı "nasılsa bir şey olmaz" diyerek paylaşmayın. Sadece saldırabilecek kişilere nereden saldırmaları konusunda fikir vermiş oluyorsunuz...

İyi geceler.
 
Dün değil, evvelsi gün, benim için biraz zor bir gündü. İnsanlarla tartıştığım ve ruh hâlimin bir düzelip, bir bozulduğu yıpratıcı ve yorucu bir durumun içerisindeydim. Günün son demleri, artık kafa mafa kalmamış, yatmaya hazırlanıyordum. Su almak için mutfağa girmiştim, "Bugünü de böyle mi kapatacağız ya?" diye kendi kendime düşünüyordum. Bu şekilde yaşadığım şeyler üzerine düşünmeyi severim zira her gün yapıldığı taktirde zaman içerisinde kişinin kendisi üzerindeki hakimiyetini ve bilgisini arttırır.

Yağmur yağıyordu ve gök gürüldüyordu, işime odaklandığım için camdan izleme fırsatım olmamıştı. Dışarıya baktım ve aklıma Beelzebul geldi. Hava olaylarını yönettiği, koruyucum olduğu ve bana verebileceği işaretleri ya da yönlendirmeleri izlediğim için onu düşünmeden edemedim. Bundan yaklaşık 1-2 saniye sonra, neredeyse anında diyebileceğimiz şekilde, gökyüzünde yıldırımlar gördüm. Hani aniden beyaza döner de, böyle yıldırımları görürsünüz ya, iç içe geçmişlerdir, dala benzerler, aynen bu şekilde. Bunun ardından yağmur çılgın bir şekilde hızlandı ve ben mest olmuş durumdaydım.

Yıldırımları, fırtınalı havaları, gök gürüldemelerini çok severim ve bunlardan bazı insanlar gibi korkmam ya da çekinmem. Çocukluğumdan beri bunların bana güç verdiğini hissetmişimdir ve Beelzebul ile aramdaki bariz bağlardan biri de budur. Mesela çok iyi hatırlıyorum, bundan birkaç yıl önceydi, gök gürüldüyordu. Annem korku içerisinde dini bir şeyler söylerken, ben "Daha yüksek sesle, daha güçlü!" diye kendi içimde güç ve sevinç buluyordum. Gerçekten bu konuda içimde derin ve köklü bir şeyler var.

Koruyucum hakkında uzun süredir düşünüyorum ve en azından onunla aramdaki kendi ilişkim için söyleyebilirim ki, gerçekten gerekli anlarda veya en çok etkisi olacak zamanlarda kendisini belli ediyor. Mesela sizin için çok önemli gözüken ama esasen basit ve muhtaçlık belirtisi olan bir ağlama krizinizde gözükmeyebilir ancak çok ciddi bir meselede veya kelimenin tam anlamıyla desteğe ihtiyacınız olduğu bir anda size işaret verebilir. Ayrıca onun meşguliyetini anlıyorum ve yıllar boyu onunla beraber olacağım için mutluluk duyuyorum. Koruyucularla olan ilişkiler, düşünüldüğünden daha önemlidir ve bunu es geçmeyin.
 
Esenlikler,

Aylardır aşamadığım, şahsen çıkış noktası bulamadığım, sevdiğim insanların da çözüm bulamadığı ve beni psikolojik olarak çok yıpratan küçük ama benim dünyamı etkileyen bir sorunun çözümü için meditasyonumu yaptıktan sonra tanrılara yalvardım. Burada yalvarmak doğru kelime kullanımı olacak çünkü yaptığım şey basitçe buydu. Gerçekten çok çaresiz hissettiğim bir andı ve yalvarmak dışında bir şey yapabilecek durumda değildim. Daha sonrasında, bundan çok kısa bir süre sonra, aklıma bir fikir geldi. Çok basit ve etkili bir çözümdü, o kadar basitti ki bir arkadaşıma sordum, gerçekten bunu böyle çözebilir miyim? Bu çok kolay görünüyor diye. O da şaşırdı ve onayladı, sonrasında o çözümü uygulayınca hayatımdan o problem çıktı. Bu deneyim; tanrıların ve tanrıçaların ne kadar bilge olduğunu, aslında meditasyon pratiklerini tam olarak uygulamadığım için tanrıların benden vazgeçtiklerine dair düşüncelerimin ne kadar aptalca olduğunu, gösterdi.

Buradan aldığım güçle yoluma devam ediyorum, uzun bir süre sonra gerçekten mutluyum. Teşekkürler Şeytan babamız, tanrılarımız ve tanrıçalarımız. Gerçekten teşekkürler
 
Bu sıralar her gün önemli konularda yeni çıkarımlarda bulunup kara kitabıma yazıyorum. Ders niteliği oluyor aslında. Ve bunları yaparken birinden kesin emin olmak üzere 2-3 defa Tanrıların yönlendirmesini yaşadım. Birden bire durup "Bunu nasıl düşünemedim?" moduna girdim, o sırada hissettirdikleri enerji ise muazzamdı. Enerji kontrolü konusunda da pek iyi olmadığımı kavrattılar.
 
Alakasız olacak ama ben bir şey fark ettim. Boğazımı temizlerken çıkardığımız hırıltılı sesle boğaz çakrasının HAUM mantrası sesi birbirine çok benziyor.
Belkide sadece tesadüftür bilemicem.
"HAUM.mp3" dosyasını görüntüle veya indir https://disk.yandex.com.tr/d/QT3ZDHFzQR8X2Q
 
Yüce Tanrımız ve babamız Yüce Şeytanın enerjisi ve sevgisi çok farklı..İçinizde bitmek bilmeyen sönmeyen mutluluğun ve sonsuz sevginin hislerini hissediyorsunuz
 
Açıkçası yazın başından beri hayat konusunda dünyevi zevkler çukuruna girmiştim geleceğimi çok fazla düşünüp sanrılara kapılıp agresifleştim.Etiğim her zaman yerindeydi bunlara rağmen Babamızdan ve tanrılardan uzakta olduğumu asla hissetmedim o halimde bile tanrılara sesimi duyurmaktan çekinmek istemedim çoğu zaman ve bu zorlu süreçte bana ufak alevlenme hissi harakete geçme hislerini vererek beni harika güçlendiğim anlara tanıklık ettirdiler ve yanlış seçimler ve insanlardan uzakta durmamı sağladılar eski zihnim asla bunları yapmamı sağlamazdı bu gün gerçekten her şeyin yaşamaya değer olduğunun farkına varıp meditasyonlara beni genelde kendime yetmemi sağlayacak şekilde zihnimi haraketlendiren ve güç veren sporada sıkı sıkı geri döndüm gerçekten kendimden nefret ettiğim anlarda bile yanımda oldukları için minnettarım ve tüm sevgimle içtenlikle dünyayı daha harika bi yer haline getirmek istediğimi anladım kibir cidden büyük bir çöplük umarım bu kibir çöplüğüne girdiğiniz anda farkına varıp çıkabilirsiniz bazen pozitifliğin üstümde bir lanet gibi kalmasını istiyorum vahşileşmek öfkelenmek istemiyorum bunuda günden güne psişik açıklığımı arttırarak ve güçlenerek yok edeceğim tavsiyeleriniz olursa yardımcı olarak beni harika hissettirirsiniz bir yanlışım olduysa yazıda uyarırsanızda sevinirim benim gibi bu durumların içinden çıkmakta zorluk çeken kardeşlerime irade ve güç dilerim Esenlikler.
 
Geçen gece benim için adeta sihirliydi.

Çocukluğumda her zaman Ateş elementine ilgi duydum. Herkes ondan kaçıp, havaya doğru ilahi bir dans ederkenki kudretinden korkardı. Bense içine girip, tüm varlığımın, ilahi olana bağlılığım ile, kaybolmasını isterdim.

Geçtiğimiz gece Leydi Maxine'den aldığımız bir meditasyonu denemek istedim. Lord Azazel'den geldiği için ayrıca heyecanlıydım.
Bu çalışma JoS kitaplığında bildiğim kadarıyla bulunmuyor. 2005'te Maxine bizlerle kişisel olarak paylaştı.

Lord Azazel ile iletişim kurarken mühür olmadan da pek çok kez iletişim kurduğumu hatırlıyorum. Varlığı bir güneş kadar şen. Gittikçe bağım ve ona karşı duyduğum hayranlık daha da güçleniyor.

Öncesinde hafif Transa girdim. Bunu ilk kez deneyeceğim için derine dalmak istemedim.
Bu çalışma ateşi invoke edip ince parlak bir çizgide yoğunlaştırıp hidrojen bombası gibi patlatmayı içeriyordu. Bunu yapmanızı tavsiye etmiyorum. Koruyucumdan elementi kontrol etmek için yardım istedim.
Benim için kötü bir durum vardı. Vücudum biraz titriyordu, bazı sağlıksal problemlerim yüzünden pek de hoş değildi. Transa girmekte zorlandım. Azazel'den sakinleşmek için yardım istedim. Zihnimin dengesi kolaylıkla yerine geldi. Bana güvende hissettiriyor.

Ben bu çalışma esnasında sadece 3 kez ateş elementini soludum, vücuduma çağırdım.
Hissettiğim güç inanılmazdı. Bir süre kendime gelemedim. Vücudum ve auram ışık spektrumları ile doluydu. Bu benim için fazlaydı.

Maxine 2005 yılında ateş nefesinde 7 nefes üstüne çıkabiliyordu. Bu basit gibi gözükse de inanılmaz bir rakam. Neredeyse 20 yıl önce 7 nefes üstüne çıkabilmek için öncesinde de üstün bir çalışma gerekir. Onun seviyesinde bir insan çok yüksek miktarlarda enerji ortaya çıkarabilir.
Ustalar için bile 20 nefes fazladır. Şeytan bilir, şimdi kaç nefese çıkmıştır. Koca 19 yıl ardından Maxine'nin 30 nefese çıktığını duysam şaşırmam. O başka bir dönemden olmalıydı.

Düşündükçe kendisine daha çok hayran kalıyorum.
Onun varlığı, dünyamızın seviyesi için erkendi. Böylesine müthiş birini henüz kabullenmekte zorlanıyoruz.
Keşke çok daha erken SS olup onun öğrencisi olarak yaşasaydım. Ondan öğrenecek çok şeyimiz var.
_________________

Aynı gece birkaç saat sonra Azazel'den bana Transa girmemde yardımcı olması ve bundan daha yüksek verim almak için yardım istedim.
Azazel'in beni başka bir demona yönlendirdiğini hissettim. Aklımda bir isim canlandı, 'Vine'.

Mührünü bilmiyordum. Daha önce hiç çalışmayı denememiştim. İletişime geçmem de sanırım Azazel yardımcı oldu. Aksi halde nasıl yapacağımı bilmiyordum.

Lord Vine'in diğer demonlara göre daha sakinleştirici bir enerjisi olduğunu düşünüyorum. Hiç bu kadar uzun süre Transta kaldığımı hatırlamıyorum. Süre tutmadım bu yüzden ne kadar sürdüğünü bilemem, fakat oldukça derin ve sonsuzdu.
________________

Şüphesiz hayatımın en güzel yıllarından birini yaşıyorum.

Unutmayın, her gecenin bir de sabahı vardır.

Tanrılardan -özellikle koruyucunuzdan- ruhani çalışmalarınız için destek ve rehberlik istemekten çekinmeyin. Onların anlayışı sonsuzdur.
 
Karga/Kuzgun inisiyasyonun ilk adımlarından birinin, - boşluk meditasyonunun - siyah boşluğun simgesidir. 
Maxine'nin öğrettiği üzere; Mısır Tanrılarının taktığı hayvan başlarının her biri, ruhun açılması ve güçlenmesinde çok önemli bir adımı simgelemektedir.

Kuzgun, Lord Şeytan için kutsaldır. Deneyimlerime göre, genellikle haberci olarak gönderilirler. Bu yüzden adımı böyle seçtim; 'Satan's Crow'.

Yakın bir zamanda, benim için hüzünlü bir ruh haliyle geleceğim hakkında düşünüyordum. Şeytan Babamın emanetini bıraktığım için kendimi suçluyor, yanlış bir şey yapmış hissiyle kendime kızıyordum.
Umutsuzluk ve kötü olaylar silsilesi içinde bulunduğum süre zarfı içinde aklıma dünyaların ışığı, 'Şeytan' geldi. Onun adıyla hafif ve donuk bir tebessümle zihnimin engin ücralarında yolculuk ediyordum.
Bir güç beni penceremden dışarı bakmaya itti.
Penceremin dışında oldukça büyük siyah bir kuzgun bana bakıyordu. Bir süre öylece yüzümde kocaman bir gülümsemeyle ona baktım.
Kanatlarını açtı, havada birkaç tur attıktan sonra yeniden karşıma geldi. Şaşkınlık içinde izlemeye devam ettim.
Bana öğretmeye çalıştığı bir ders var gibiydi.
Bir süre bana baktıktan sonra yeniden havalandı. Kusursuz dönüşlerle adeta havada dans ediyordu.
En sonunda penceremin karşısındaki binadan konduktan sonra birkaç dakika sonra gözden kayboldu.

Günlük sorumluluklarım yüzünden gitmem gereken yere doğru yola çıkmıştım.
Sessizlik, huzur ve dinginlik içinde yürüyor; sabah aldığım lütuf ardındaki sevinçle yoluma devam ediyordum.

Orta boylu bir kavak ağacının yanında, üstümden tüm haşmetiyle bir kuzgun geçti.

Bugün sabah çok değer verdiğim bir dostumdan bir haber aldım.
İçeriğinden bahsedemem, fakat onun mesajını okurken bir karga sesi duydum. Tüm heyecanımla yerimden fırladım. Yine aynı siyah, büyük, haşmetli kuzgun güneşe doğru yol alıyordu. Arkasında bıraktığı ışık süzmesi ile gözden kayboldu. O kadar uzaktayken sesini nasıl duydum bilmiyorum. Fakat sanki kulağımın yanında gibiydi.

Bu mesajı yazarken 3 kez Karganın sesini duydum. Bu sefer o göremedim. Fakat ilahi ve kadim tanrıların sevgi dolu ışığı tüm kalbimde parladığına ant içerim.

Şamanizm'de kuzgunlar ruhları öbür dünyaya götürmekle görevlidir. Bu yüzden bir haberci, elçi ve müjdeleyicidirler.

Mitolojide Odin'in 2 kuzgunu olduğu ve bu iki kuşla, özellikle şekil değiştirme gibi pek çok büyü yapabildiği bilinirdi.

Hayatı yaşayın, deneyimleyin ve hissedin. İnişler ve çıkışlar yaşayarak, kendinize hakim olma yolculuğunuzda gelgitlerin üzerine çıkın ki dev dalgalar bile kudretinize erişemesin.
Düşmanımıza karşı verdiğiniz savaşta nice zaferlerin şanını diliyorum.

Huzur sizinle olsun! Her zaman kutsanmış kalasınız!
 
Koruyucum Lord Azazel benimle her zaman çok ilgiliydi. Ona defalarca sarkacımla bu konuda sordum.
Adanmamın ilk aylarında beni kanatlarıyla saran ve cesaretlendiren oydu.
Büyük saldırılar aldığımda, zihnimde gökte büyük varlıklar korkutucu şekilde canlandığında, onun ışığı beni ayakta tuttu.

Pek çok kişinin koruyucusu olduğu için sanırım insanlara karşı nasıl davranacağını iyi biliyor.

Küçük duygu patlamalarıma karşı bile -anında tepki vermese dahi- mutlaka desteğini hissettim. Önemli anlarda, hayatımızı şekillendirecek dönüm noktalarında durumlarda kendini kesinlikle belli eder.

Bir gece her şey çok kötü giderken ona seslendim ve anında hiçbir açıklama olmaksınız, ışığım kendiliğinden defalarca yanıp söndü. Bu tam 2 kez başıma geldi.
________________

Adanmamın ilk 6 ayında Quija tahtam ile Tanrılarla iletişime geçmeye çalıştım.

İlk aldığım mesajı büyük bir heyecanla derhal not almıştım, notum 'Gods' ile başlıyor. Cümlenin devamında kelimeler ters çevrilmiş şekildeydi. Bunu anlamam biraz zaman aldı.

Bana Tanrılar varken korkmamam söyleniyordu.

Ruhaniyetin nihai amacı; insanın zihni ve ruhu üzerine gerçek bir kontrol sahibi olmasıdır. Gerçek bir aydınlanma, manevi özgürlük ile mümkündür.

İlk meditasyon yaptığımdaki hislerimi, ilk çakralarım üzerine çalıştığımı hatırlıyorum; en ufak şeyde bile, gün gelip de çok ihtiyaç duyacağım tüm erdemlerin, tüm güçlerin mayasını görünce, inatçılığımdaki gelecekteki tutarlılığa ve karakter sağlamlığına, yaramazlıklarıma dünyanın tehlikelerine teğet geçen mizah ve umursamazlığa bakınca, her şey öylesine bozulmamış, öylesine bütünlük içinde ki!

O günleri değil, o günlerdeki duyduğum; özgürlüğü ve hisleri özlüyorum. Bu yüzden yeniden 12 yaşında olmak değil de, bir çocuk kadar özgür olmak istiyorum.
______________

Geçtiğimiz aylarda, bazı dostlarım ile kavga ettim. Yüz üstü bıraktığım bir emanet yüzünden Şeytan Babamızın beni istemeyeceği hissine kapıldım. Beni içten içe kemiren, etkisinden çıkamadığım bir duygu vardı.
Korku değil, hırs değil; boğazımı parçalayacakmış gibi gırtlağımı sıkan bir fırtına.

Tam o anda karşıma bir yazı çıktı;
''Her şeyi olduğunda gülümsedi''
Ardından kısa ama derin bir yazı daha karşıma çıktı;
''Her şeyi kaybettiğinde gülümsedi''

Ellerimin birini yumruk yapıp, diğeriyle onu tutarak; koca bir tebessüm ettim. Zihnimde bir imaj canlandı; Arkamda dağ kadar haşmetli kralım Şeytan Babamın bir silueti vardı. Giderek yükseliyor ve büyüyordu. Ellerimi minnetle kavuşturup her şey için ona teşekkür ettim.
__________________

Korkmayın! Her şeyini kaybetsen bile, çamur içinde kalsan bile Güneş gibi parlayın!

Çok yakın! Çiçek yapraklarını yolan çocuklar gibi sükut içinde olacağımız günler çok yakın!
Bu yolun sonunda mutluluk var! Kalbinizi alev alev yakın!

Sizin savaşınız, bizim savaşımızdır -Azazel
 
Satan's Crow said:
Sizin savaşınız, bizim savaşımızdır -Azazel

Mucizeleriniz, her zaman rüyalarımda benimle birlikte kalacak.

Sen çağları aşarken bu ölmez satırlarda:
Ve bitmek bilmeyen sadakatimde,
İnsanlar nefes alsın, gözler görsün elverir,
Yaşadıkça şiirim, bana da hayat verir.
 
Satan's Crow said:
Karga/Kuzgun inisiyasyonun ilk adımlarından birinin, - boşluk meditasyonunun - siyah boşluğun simgesidir. 
Maxine'nin öğrettiği üzere; Mısır Tanrılarının taktığı hayvan başlarının her biri, ruhun açılması ve güçlenmesinde çok önemli bir adımı simgelemektedir.

Kuzgun, Lord Şeytan için kutsaldır. Deneyimlerime göre, genellikle haberci olarak gönderilirler. Bu yüzden adımı böyle seçtim; 'Satan's Crow'.

Yakın bir zamanda, benim için hüzünlü bir ruh haliyle geleceğim hakkında düşünüyordum. Şeytan Babamın emanetini bıraktığım için kendimi suçluyor, yanlış bir şey yapmış hissiyle kendime kızıyordum.
Umutsuzluk ve kötü olaylar silsilesi içinde bulunduğum süre zarfı içinde aklıma dünyaların ışığı, 'Şeytan' geldi. Onun adıyla hafif ve donuk bir tebessümle zihnimin engin ücralarında yolculuk ediyordum.
Bir güç beni penceremden dışarı bakmaya itti.
Penceremin dışında oldukça büyük siyah bir kuzgun bana bakıyordu. Bir süre öylece yüzümde kocaman bir gülümsemeyle ona baktım.
Kanatlarını açtı, havada birkaç tur attıktan sonra yeniden karşıma geldi. Şaşkınlık içinde izlemeye devam ettim.
Bana öğretmeye çalıştığı bir ders var gibiydi.
Bir süre bana baktıktan sonra yeniden havalandı. Kusursuz dönüşlerle adeta havada dans ediyordu.
En sonunda penceremin karşısındaki binadan konduktan sonra birkaç dakika sonra gözden kayboldu.

Günlük sorumluluklarım yüzünden gitmem gereken yere doğru yola çıkmıştım.
Sessizlik, huzur ve dinginlik içinde yürüyor; sabah aldığım lütuf ardındaki sevinçle yoluma devam ediyordum.

Orta boylu bir kavak ağacının yanında, üstümden tüm haşmetiyle bir kuzgun geçti.

Bugün sabah çok değer verdiğim bir dostumdan bir haber aldım.
İçeriğinden bahsedemem, fakat onun mesajını okurken bir karga sesi duydum. Tüm heyecanımla yerimden fırladım. Yine aynı siyah, büyük, haşmetli kuzgun güneşe doğru yol alıyordu. Arkasında bıraktığı ışık süzmesi ile gözden kayboldu. O kadar uzaktayken sesini nasıl duydum bilmiyorum. Fakat sanki kulağımın yanında gibiydi.

Bu mesajı yazarken 3 kez Karganın sesini duydum. Bu sefer o göremedim. Fakat ilahi ve kadim tanrıların sevgi dolu ışığı tüm kalbimde parladığına ant içerim.

Şamanizm'de kuzgunlar ruhları öbür dünyaya götürmekle görevlidir. Bu yüzden bir haberci, elçi ve müjdeleyicidirler.

Mitolojide Odin'in 2 kuzgunu olduğu ve bu iki kuşla, özellikle şekil değiştirme gibi pek çok büyü yapabildiği bilinirdi.

Hayatı yaşayın, deneyimleyin ve hissedin. İnişler ve çıkışlar yaşayarak, kendinize hakim olma yolculuğunuzda gelgitlerin üzerine çıkın ki dev dalgalar bile kudretinize erişemesin.
Düşmanımıza karşı verdiğiniz savaşta nice zaferlerin şanını diliyorum.

Huzur sizinle olsun! Her zaman kutsanmış kalasınız!

Deneyiminize derin saygı duyuyorum fakat Şamanizmi dışarıdan göz olarak ya da içeriden bir gözmüş edasıyla yorumlamak pek mantıklı gelmiyor. Ne şaman kaldı ne şamanizm, var olanlar sahte, gerçek şamanlar da uzakta. İleriki dönemlerde revize edilme gibi durum olursa-ki hiç haddime değildir- işin içine şamanizm katılabilir mi onu bile bilemiyoruz, ama şu an Satanizm yeterli. Sadık kalmak her zaman yararlı.

Esen kal.
 

Al Jilwah: Chapter IV

"It is my desire that all my followers unite in a bond of unity, lest those who are without prevail against them." - Satan

Back
Top