Spine said:

Şeytan ve Tanrılarla ilişkilerimizi nasıl geliştirebiliriz? Hatta hangi Tanrı veya Tanrılar ile geliştirmeliyiz, buna nasıl karar verebiliriz? Sonuçta çok fazla Tanrı var. İsimlerini, onlar hakkındaki hikayeleri okuyup, yakınlık hissetiklerimize odaklanmamız daha uygun mu olur? Ayrıca bununla ilgili hangi yöntemler kullanılıyor, siz kullanıyorsunuz? Birinin her gece onlara hayatını anlattığını okumuştum, bunun işe yaradığını söylemişti. Bunun hakkında ne düşünüyorsunuz?

Click to expand...

Eğer çağlar önce heykeltıraşlar Tanrıları mermere, kile ve taşa aktarmamış olsalardı ne olurdu? Hikayelerde anlatılmamış olsalardı, şarkıları söylenmemiş olsaydı, sanatçılar mozaikle ve boyayla onları çizmemiş olsaydı ne olurdu? Ya Bergama Sunağı hiç inşa edilmemiş olsaydı? Ya piramiter bizim tanrılarımızla süslenmemiş olsaydı? Ne olacağını ben söyleyeyim, işgalciler piramitlerin onların olduğunu iddia ederlerdi.

Eğer öyle olsaydı, ben bunları diyemezdim:

Pammy said:

Neden Müslümanlar tarihi eserleri yok ediyorlar biliyor musunuz? Neden bunu: https://youtu.be/9QUZEPqh3rs?t=13 (yemin ederim içimi acıtıyor bu videolar) yapıyorlar? Çünkü o heykeller, o ‘‘put’’lar, Allah’ın anlattığı tarihin bir yalan olduğunun kanıtı. Yahudilikten önce herkes çok tanrılıydı. Bunu kanıtlıyorlar. Yüzleri farklı, isimleri farklı, hikayeleri farklı tanrı ve tanrıçalardılar. Paganlar Müslüman değildi. Nokta.

...

Cami inşa etmediler diyelim, yazdıkları nerede? İnanna’nın ismi Sümer tabletlerinde. Isis’in resmi Mısır’da. İslami usullere uygun gömülmüş mezarlıklar nerede? Piramitler duruyor orada.

Diyelim ki bu hidayete erenler ne bir mezarlık ne bir kil tablet ne de bir cami, hiçbir iz bırakamayacak kadar az sayıdaydı. Tek tük. Topluluk değildiler bu yüzden bulunamıyorlar. Şimdi. Yüzbinlerce kişi. Milyonlarca. Milyarlarca. Hepsinin kaldığı bir sınav. 100 kişi sınava girse ve hiçbiri geçemezse, sorun hocadadır. Sorun sınavdadır.

...

Yahudilikten önce tek tanrılı din yok. Var mı? Hani nerede?

Peki Yahudilikten önce ne vardı? Ben size söyleyeyim. Türk şamanın davulunda, Mısır’da piramit resimlerinde, İskandinav Mitolojisinde, hep o vardı. Hayat Ağacı vardı: https://ancient-forums.com/viewtopic.php?p=347234#p347234

Güney Amerika’da da Quetzalcoatl (tüylü yılan, sakallı yılan) vardı, Çinde de kendi yorumlarıyla ejder (Chinese Dragon, aratın, tüylü bir yılan) vardı, Mısır’dan Yunanistan’a Kadüse vardı. Yılan vardı. Serpent vardı. Kundalini vardı. Satan vardı. Satan hep bizimleydi.

Satan Centillerin yaratıcı tanrısıdır.

Click to expand...

Demem o ki, Tanrıları öğrenin ve onları anlatın. Nasıl yapabiliyorsanız. Sanatçılar çizsin, yazarlar hikayeler ve şairler şiirler yazsın, sanatçılar tahtaya oysun, heykellerini yapsın, müzisyenler onlar için bestelesin ve şarkıcılar onlar için söylesin. Kendinizi tehlikeye atmadan. Binlerce yıldır yaptığımız gibi. Şifrelerle, Lilith için Baykuşla ve Şeytan için tavus kuşuyla, yılanla. Doğru zamanı gelmiş doğru kişiler Tanrıların ilhamıyla şifreleri çözer, tıpkı bizim yaptığımız gibi.

Bunun dışında, zaferlerinizi onlara adayın ve savaşlarınızda onlardan yardım isteyin. Düğününüzde onların kutsamasını rica edin ve onların günlerinde onları anın.

İnsanlar sağlıklı ilişkilerin iki taraflı olması gerektiğini anlamıyorlar.

Allah duayı kabul ederse bu onların dininde bir lütuftur, çünkü o dinde insanlar köle. Efendiler kölelerinden bir şey almaz, kölelerin her şeyi zaten onlara aittir. 7/24 onun için çalışmak zorundalar zaten, niye efendi bir şey istemeye tenezzül etsin ki? Köleler zaten tapmak zorunda. Köleler zaten ibadet etmek zorunda. Köleler zaten her günlerini ona adamak zorunda. Olur da kölenin önüne bir parça et atılırsa, bu şükredilmesi ve minnetarlık duyulması gereken bir lütfu efendinin.

Öyle değil mi? Yanlış mıyım? İslam'da eşlerin ilk gecelerinde birlikte olmadan önce Allah'a namaz kıldıklarını ve ona dua ettilerini biliyorsunuz, değil mi? O anda bile, ona köle olmak önce geliyor. Eğer başınıza iyi bir şey gelirse, hemen koşup şükretmeniz gerekir. Çünkü bu bir hediye. Siz yapmadınız. Size verildi. Sizin bir öneminiz yok. Kuran diyor bunu, demiyor mu?

Size gelen her iyilik Allah'tandır, başınıza gelen her kötülük de kendinizden. Ey Muhammed! Seni bütün insanlığa bir elçi olarak gönderdik. Buna, şahit olarak Allah yeter. Nisa 79

Click to expand...

Üstüne bir de guilt tripping yapılıyor.

Tam tersi durumda, eğer hiçbir şeyi geri vermeden alırsanız, bir parazite dönüşürsünüz. Başkalarından beslenen bir keneye veya düşman sürüngenlere. En iyi ihtimalle, elinden bir şey gelmeyen ve hayatını ağzına koyulan mamayla yaşayan bir bebeğe.

Tanrılara yapılan isteklerde bir şey teklif edilmesi saygıdan ve sağlıklı bir ilişki oluşturmak için. Parazit veya köle yerie koymuyor Tanrılar bizi. Onların amacı farklı. İnsan yerine koyuyorlar.

Eleştiri, yorum ve katkılarınızı bekliyorum.