Tüm Satanik yoldaşlarımıza esenlikler,

Son zamanlarda alttan alttan şahsıma "şeyh" yakıştırmaları yapan kişilerin farkındayız. Joy of Satan Kurumu da aynı şekilde kötüleniyor. İnsanlar, analitik ve stratejik düşünmek yerine duygusal yaklaştıkları için bir açıklamaya gitme gereği duyduk.

Geçen yıl yaşananları kendimizce oturup değerlendirdik, incelemelerimizi yaptık. İnsanlarda farklı bir algının varlığının sürdüğünün farkındayız. Hâlâ bu kurumu şahıslar üzerinden değerlendiriyorlar. Bunun başlıca sebepleri var ve bunları sizlere de açacağız ki ileride tekrardan aynı hatalara kimse sürüklenmesin.


1- Joy of Satan Kurumu bir tarikat mıdır?

Hayır, değildir. Burası adı üzerinde bir kurumdur ve Spiritüel Satanizm davasına baş koymuş kişiler görev alırlar. Türkiye içinde ve dışında hiçbir yetkilinin şahsî menfaatleri, davanın kendi gerekliliklerine üstün basmaz.

2- Türk yetkililer olarak otorite sevdalısı mısınız?

Merkezî otoriteye değer veriyoruz çünkü böylece her şey Tanrıların iradesine göre ilerleyebilir. Eski ekipteki insanların bu emir-komuta zincirinin dışına çıkması, kendilerine ve başkalarına ağır zararlar verdi. Biz ise üstlerimizin Tanrılar tarafından denetlenmesi ve kendimizin de üstlerimiz tarafından denetlenmesini uygun görüyoruz.

Bu ayrıca bölünmeleri de engelleyen bir sistemdir. Bizi suçladıkları gibi kendi içimizde tarikatlaşıp mezhepleşmemizi önler. Doğrudan Şeytan'ın Gerçeğini özümseyebiliriz.

3- Bright Truth şahsı neyi ifade etmektedir?

Benim size ifade ettiğim özel bir şey yok. Ben sadece kendi görevime odaklanmış durumdayım ve ileride kendi güvendiğim ve işin ehli insanlara emanet edebileceğim bir sistem oluşturmaya çalışıyorum. "Solar lider" anlayışından çıkarak "Satürnyen sistem" anlayışına getirmeye çalışıyorum herkesi.

4- Peki insanlar nerede değerlendirme yanlışı yapıyor?

Aslında bu yanlışın sebebi bilgi eksikliği. Her çağın kendi gerekliliği vardır. Günümüzde çoğu insan, "özgür düşünce" adı altında nasıl bir "bağlanmaya" sürüklendiklerinin farkında değiller. Günümüz, tam bir geçiş dönemine denk geldiği için Uranüsyen ve Neptünyen etkilerin arasında yer alıyor.

Memetik etkiler, insanlara kolayca enjekte ediliyor ve insanlar kendi kabul ettikleri yanılgısına düşüyorlar. Hâlbuki "influencer" tabiri tam da bu günümüzü tanımlıyor. Ortaya çıkmış birkaç kişi, çoğu insana kendi fikirlerini enjekte ediyor.

Biz ise genel olarak bu lanetlerin ve astrolojik etkilerin farkındayız. Tam da bu yüzden en güvenilir kollara kendimizi atıyoruz. Örnek verecek olursak, bu açıklamayı yazma sebebim ve farklı yollara başvurmama sebebim, Yüksek Rahip Hoodedcobra666'yı örnek almamdır.

Peki neden bunu yapıyorum, neden X kişisini örnek almıyorum veya başıma buyruk hareket etmiyorum? Ben köle miyim? Eğer önceki yazdıklarımı anlamışsanız, bunu da anlayacaksınızdır. Evet, bir ölçüde bazı dış etkenlere bağlı olduğumun farkındayım. Bunlardan büyük ölçüde kurtulmuş bir insanın fikirleri, tabii ki diğer insanlardan daha önemlidir benim için.

Yüksek Rahiple de yapıcı tartışmalar içine girdiğim oldu, ancak günün sonunda eğer ben tüm görevimi yerine getirip tam bilgi paylaşımı yapmışsam onun kararı benimkinden daha doğru oldu. Benim göremediklerimi her zaman görmeyi başardı.

Sonuç olarak, eğer ben daha uygun birisi olsaydım o pozisyonda ben otururdum. Tanrılar en doğrusunu bilir sonuç olarak. Burada egoist davranmanın bir gereği yok. Günümüzdeki yanılgıları kırıp aynı zamanda bu yanlış fikirlerin de kaynağı olan astrolojik etki ve lanetleri de kırmayı istiyoruz. İnsanların "bağımsız düşünmelerini" istiyoruz.

5- Bağımsız düşünemiyorsak, hiç mi düşünmeyelim?

Hayır, tefekkür de bir gerçeğe ulaşma aracıdır. Ancak belirttiğimiz gibi, ne kadar doğru veya yanlış fikirlere sahip olursanız olun, günün sonunda Tanrılara ve onların atadığı insanlara (rahiplere) güven duymalısınız. Tanrıların bilgelikleri yanılmaz.

İnsanların düşünmesi ve sorgulaması gayet doğaldır. Bu özümüzde olan bir şeydir. Ancak bu süreçte yıkıcı bir şey yapmamalısınız. Örneğin, birisini düşünelim. Tanrılardan bir şey istiyor ve bunun için X sayısı RTR yapıyor ancak istediğini alamıyor. Bu kişinin "Tanrılar yok" demesi mi daha mantıklıdır yoksa onlara güvenip önüne bakması mı? Bir insanın bilemediği sayısız etken olabilir.

6- Otorite neden gereklidir?

Şimdi, bunu biraz daha açmamız gerek. Joy of Satan, gerçekten özgürlükçü bir kurumdur. Kimseyi belirli bir eyleme zorlamaz. Biz burada düşünsel ve kurumsal otoriteden bahsediyoruz. "Rahipler yanlış biliyor yaavvv." demenin hiçbir gereği yok. Aynı şekilde biz de bir yol haritası izliyorsak zaten bu, yine davamıza hizmet edecek oluşundandır.

Elbette Rahipler de gelişiyor ve birkaç noktada yanlış çıkan bilgi paylaşımı yapmış olabilirler, ancak normal bir insandan çok daha az sayıda yanlışa sahipler ve gün geçtikçe yanılgı payları düşüyor. O yüzden mantıklı bakarsanız, zaten dinî bir "yanlışlık" yapma şansınız ve Tanrıların iradesini daha farklı yorumlama oranınız, onlarınkinden çok daha azdır.

Bir diğer neden de, daha önce de açtığımız gibi kurumsal otoritedir. Bir ordu düşünün, yüzbaşı çıkıp generale "yok sen yanlış biliyorsun, ben kendi birliklerimi şuradan geçireceğim!" diyor. Eğer o general, gerçekten hak ederek general olmuşsa, yani kurumda yozlaşma yoksa, zaten tecrübe ve bilgi bakımından çok daha ileridir. Aklında, yüzbaşına mantıklı gelmese bile iyi bir taktik vardır.

Günün sonunda biz de bir memuruz. Kendi yetkinliklerimiz var. Yüksek Rahip, bazı konuları bana bırakmış durumda ve ben de yine daha büyük meselelerde ona güveniyorum. Nasıl ki insanlar KPSS'ye giriyor ve memur olmaya çalışıyorsa, ben de bir şekilde güvenebileceğim insanlara ileride "otorite boşluğu" yaşanmasın diye makamımı bırakmak için hazırlanıyorum.

Yüksek Rahip Hoodedcobra666'nın ana görevi, insanların bilincini geliştirmek. Bu yazıyı da hem ona yardımcı olmak, hem de kendi adıma atılan iftiraları kırmak adına paylaşıyorum. Joy of Satan bölünmeyecektir ve ne kadar böyle yansıtmaya çalışırsanız çalışın, şahısların da bir önemi yoktur.

Beelzebul Baba, Şeytan adına çalışan ne kadar görevli varsa onları yanlış kararlardan, görevleri sırasında şahsî menfaatlerini gözetmekten korusun ve tüm evlatlarının birliğini sağlasın! Şeref ve Güç Ebediyen Şeytan'a Atfolsun!

Son olarak, şunu da belirtmekte fayda var ki, çağlar boyu sürecek sabit bir sistemimiz yok. Almanya'da örneğin "führerprinzip" vardı ve "Solar lider" anlayışı ön plandaydı. Ancak bu, o devrin gerekliliğiydi. Bizden öncekilerin "Solar liderliği", belirli oranda işe yaramıştır ancak günün sonunda çökmüştür. Bu yüzden sizlere, belki yıllar sonra değişmesi muhtemel şekilde; Satürnyen sistemin, bu döneme en uygun olduğunu söylüyoruz.

Daha iyi açıklanamazdı.

Sonuna kadar katılıyorum ve destekliyorum. Kendileri saygı görmediği için başkalarının da saygı görmemesini isteyen birkaç büzük tip anca yapar bu ''şeyh'' benzetmesini.

Ve evet, burası Satürn'ün kurumudur. Emir-komuta zinciri olmalıdır ve otorite lazımdır. Yoksa önüne gelen pembe hayallerini yaşasın, ''özgür'' düşünsün veya kendini acındırıp anarşi yaratsın. Kimseden korkumuz yok.

Umarım ki tüm kardeşlerimin aklındaki bazı soru işaretleri gitmiştir ve Bright bey'i daha iyi anlamışsınızdır.
Kendisini 1 yıldır tanıyorsunuz ve nasıl birisi olduğunu az çok anlamışsınızdır. Kendisi bahsettiği üzere sadece vazifesine odaklanmış işinin hakkını veren değerli bir kardeşimizdir.
Taşkınlık yapıp onun üzerine gidilmesine karşıyım ve bu gibi durumlarda haklı olanın yani Bright bey'in yanında olacağımı bildirmek isterim.

Bu gerekliydi. Teşekkür ederiz.

Gelecek heyecan verici ve göz kamaştıracak kadar parlak. İleride bu tür olaylara yalnızca güleceğiz. Teşekkür ederiz.

Bright Truth Bey’e insanlarla uğraşmakta şans ve sabır dilerim. Geri kalan herkese de, olduğumuz ve inandığımız şey sebebiyle bizi öldürmek için yarışacak insanların ortasında enerjinizi böyle şeylere harcamayın ve savaşacağınız savaşları dikkatle seçin, demek istiyorum.