Welcome to our New Forums!

Our forums have been upgraded and expanded!

Welcome to Our New Forums

  • Our forums have been upgraded! You can read about this HERE

“Korkma Kızım Nazar Çıktı”

Pammy

Active member
Joined
Nov 14, 2021
Messages
764
Uzatmadan fikrinizi merak ettiğim bir konu var.

Evil eye diye de çevrilen nazar Jos’ta satanic witchcraft’ta geçen evil eye’ının çok daha basit, yöntemsiz ve güçsüz versiyonu bizim teyzelerin kullandığı anlamıyla. Birinin hasetini size yöneltmesi ve bu enerjiden zarar görmek. Benim kafamı kurcalayan şey, bu teyzeler acaba başımıza gelen küçük kötü olayları “nazarı çıktı”ya bağlarken haklılar mı?

Daha teknik bir anlatımla A kişisi B kişisinden diyelim ki sevdiği adamla evlendi diye nefret ediyor, ölsün diye lanetler, dualar ediyor. Şansına da A kişisi kara büyüye yatkın. Ama enerji yönlendirmeyi bilmediği veya B kişisinin korunması güçlü olduğu için bu nefretten doğan enerji B kişisinin aurasından sekiyor.

B kişisine yönlendirilmiş saldırı amaçlı enerji içinde resmi olan çerçeveye gidebilir mi? Ya da atıyorum en sevdiği fincanına? Araba kazasını zararsız atlatması gibi bir şeyle sonuçlanabilir mi?
 
Pammy said:
Uzatmadan fikrinizi merak ettiğim bir konu var.

Evil eye diye de çevrilen nazar Jos’ta satanic witchcraft’ta geçen evil eye’ının çok daha basit, yöntemsiz ve güçsüz versiyonu bizim teyzelerin kullandığı anlamıyla. Birinin hasetini size yöneltmesi ve bu enerjiden zarar görmek. Benim kafamı kurcalayan şey, bu teyzeler acaba başımıza gelen küçük kötü olayları “nazarı çıktı”ya bağlarken haklılar mı?

Daha teknik bir anlatımla A kişisi B kişisinden diyelim ki sevdiği adamla evlendi diye nefret ediyor, ölsün diye lanetler, dualar ediyor. Şansına da A kişisi kara büyüye yatkın. Ama enerji yönlendirmeyi bilmediği veya B kişisinin korunması güçlü olduğu için bu nefretten doğan enerji B kişisinin aurasından sekiyor.

B kişisine yönlendirilmiş saldırı amaçlı enerji içinde resmi olan çerçeveye gidebilir mi? Ya da atıyorum en sevdiği fincanına? Araba kazasını zararsız atlatması gibi bir şeyle sonuçlanabilir mi?

Esenlikler

Nazar Türklerin bozuk da olsa devam eden Şamanizm adetlerindendir. Yolcu arkasından su dökmek veya kulağı çekip duvara üç kez vurmak gibi. İslamda nazar yoktur, hatta birçok cübbeli nazarın günah olduğunu anlatır.

İyi geceler.
 
Anadolutümeni said:

Esenlikler

Nazar Türklerin bozuk da olsa devam eden Şamanizm adetlerindendir. Yolcu arkasından su dökmek veya kulağı çekip duvara üç kez vurmak gibi. İslamda nazar yoktur, hatta birçok cübbeli nazarın günah olduğunu anlatır.

İyi geceler.

Sorulan bu değil.

Nazar değil ama nazar boncuğu hakkında Mu-1) 666, Ra, Güneş'e Tapmak, Nazar Boncuğu ve Gökçe Tanrı bunu yazmıştım.

Soru güçlü auramız veya gönderen kişinin enerjiyi yönlendirememesi nedeniyle kara büyünün bizim kalkanımızdan sektikten sonra bizimle dolaylı olarak alakalı bir şeye zarar verip vermeyeceği. Sonuçta enerji yok olmaz. Birkaç kere Jos'ta korunma olumlamasının ''bütün saldırılar gönderen kişiye geri gidiyor'' benzeri yapıldığını gördüm. Bu geri gitme kısmı yapılmamışsa korunma aurasında ne olacağını merak ediyorum.

Nazar çok basit bir haldeki yöntemsiz kara büyü ve Kuran'da geçiyor. İslam nazarı kabul eder. Tılsımlara inanmaz. Put olarak görüyorlar.
 
Pammy said:
Uzatmadan fikrinizi merak ettiğim bir konu var.

Evil eye diye de çevrilen nazar Jos’ta satanic witchcraft’ta geçen evil eye’ının çok daha basit, yöntemsiz ve güçsüz versiyonu bizim teyzelerin kullandığı anlamıyla. Birinin hasetini size yöneltmesi ve bu enerjiden zarar görmek. Benim kafamı kurcalayan şey, bu teyzeler acaba başımıza gelen küçük kötü olayları “nazarı çıktı”ya bağlarken haklılar mı?

Daha teknik bir anlatımla A kişisi B kişisinden diyelim ki sevdiği adamla evlendi diye nefret ediyor, ölsün diye lanetler, dualar ediyor. Şansına da A kişisi kara büyüye yatkın. Ama enerji yönlendirmeyi bilmediği veya B kişisinin korunması güçlü olduğu için bu nefretten doğan enerji B kişisinin aurasından sekiyor.

B kişisine yönlendirilmiş saldırı amaçlı enerji içinde resmi olan çerçeveye gidebilir mi? Ya da atıyorum en sevdiği fincanına? Araba kazasını zararsız atlatması gibi bir şeyle sonuçlanabilir mi?

Yani benim "ah şu çok güzel kızmış dediğim" bir kız vardı ve 2 gün sonra kirpikleri kopmuş yanlışlıkla. Buna benzer birkaç şey daha olduğundan bana "sen birşey deme" diyorlar yani bunu ben kendim bilerek yapmıyorum ama anlamadığım bir şekilde de oluyor.

JoS'taki teknik daha çok zihin kontrol'ü gibi duruyor bence ama ben bu tekniği tam olarak anlamadım yani.
 
Pammy said:
Anadolutümeni said:

Esenlikler

Nazar Türklerin bozuk da olsa devam eden Şamanizm adetlerindendir. Yolcu arkasından su dökmek veya kulağı çekip duvara üç kez vurmak gibi. İslamda nazar yoktur, hatta birçok cübbeli nazarın günah olduğunu anlatır.

İyi geceler.

Sorulan bu değil.

Nazar değil ama nazar boncuğu hakkında Mu-1) 666, Ra, Güneş'e Tapmak, Nazar Boncuğu ve Gökçe Tanrı bunu yazmıştım.

Soru güçlü auramız veya gönderen kişinin enerjiyi yönlendirememesi nedeniyle kara büyünün bizim kalkanımızdan sektikten sonra bizimle dolaylı olarak alakalı bir şeye zarar verip vermeyeceği. Sonuçta enerji yok olmaz. Birkaç kere Jos'ta korunma olumlamasının ''bütün saldırılar gönderen kişiye geri gidiyor'' benzeri yapıldığını gördüm. Bu geri gitme kısmı yapılmamışsa korunma aurasında ne olacağını merak ediyorum.

Nazar çok basit bir haldeki yöntemsiz kara büyü ve Kuran'da geçiyor. İslam nazarı kabul eder. Tılsımlara inanmaz. Put olarak görüyorlar.

Esenlikler

Şamanizmin lağvedilmiş büyüsü olduğundan iyi veya kötü bir halt olmaz. Bunu demek istedim anlayamadın.

Ve nazarın her türlüsünün islamda yeri yoktur. İslamda yeri olabilmesi için felak ve nas surelerini çıkarmak gerekir. Ben imam hatip mezunuyum ve islamcı bir çevrede yetiştim oradan biliyorum. Onlar büyünün her türlüsünden uzak durmaya çalışırlar, bazıları inanmazlar bile.

İyi günler.
 


Yüksek Rahibemizin bu yazısı size bir çıkarım yapma konusunda yardımcı olacaktır.

Kişisel düşüncem, eğer auranızı negatif enerjiyi sahibine geri gönderme konusunda programlamadıysanız. Enerji auranıza çarparak muhtemelen bulunduğunuz ortama yayılacaktır. Etkisi elbette azalacaktır çünkü auramız bu enerjinin bir kısmını yok edecektir. Tıpkı güneş ışınlarının bazı mikroorganizmaları ortadan kaldırması gibi. Enerji bir ihtimal yeterince güçlü ise auramıza yapışabilir. Düzenli olarak auramızı temizlemek bu yüzden gerekli.

Evde kimse yokken ara sıra evinizi bir güneş yaratarak afirmasyonlar ile ya da Algiz gibi bir rünle temizleyebilirsiniz.

Bir insan gelişmiş olmasa bile: düşünceleri, duyguları, kelimeleri ve imgelemeleri enerjidir. Ama bu önemsenmeyecek kadar azdır. Bu insanların enerjileri bizleri etkilemez.
 

Teşekkür ederim o yazıya daha önce denk gelmemiştim.
 
Anadolutümeni said:
Pammy said:
Nazar çok basit bir haldeki yöntemsiz kara büyü ve Kuran'da geçiyor. İslam nazarı kabul eder. Tılsımlara inanmaz. Put olarak görüyorlar.
Bunu demek istedim anlayamadın.

Ve nazarın her türlüsünün islamda yeri yoktur... bazıları inanmazlar bile.


Hayır, dediğimi anlamayan sizsiniz. Nazarın da, kara büyünün de, büyünün de İslam'da yeri vardır. Var olmak anlamında, vardır ve var olmak zorundadır. Var olduğunu kabul ederler. Ama insanların öğrenmesini yasaklarlar. Ruhsal öğretiler bize Tanrılarımızın hediyesi ve İslam bunu yasaklar. Yeri var ve bu yeri yasak olmak. Olmayan bir şeyi yasaklayamazsın. Bu yüzden önce varlığını kabul etmek zorundalar. Sanırım bu kadar tekrar edince anlaşılır olmuştur. Bu incilde ''büyücü kadını yaşatmayacaksın'' olarak geçiyor. Kuran'da nasıl geçtiğini imam hatipli olduğunuza göre siz daha iyi bilirsiniz. Felak'taki ''düğümlere üfleyenler'' çakralarını (düğümleri) nefes ve mantralarla açanlar.

Ek olarak, bazı İslam alimleri korunma ve araştırma amaçlı büyü öğrenilmesine izin veriyor.

Büyüye inanmayanlar Kuran'ın bir kısmını (Taha: 69, Yunus:77, Bakara:102 ve diğerleri) ve Allah'ın büyüyü yasaklama hükmünü reddetmiş olur. Onlara dinden çıktıklarını zevkle iletebilirsiniz.

Merkür bugün retroya girdi. İletişim kurma ve anlaşılmaktaki sorunlar bu yüzden. Üstünde durmayın. Düzeliriz.
 
Pammy said:
Anadolutümeni said:
Pammy said:
Nazar çok basit bir haldeki yöntemsiz kara büyü ve Kuran'da geçiyor. İslam nazarı kabul eder. Tılsımlara inanmaz. Put olarak görüyorlar.
Bunu demek istedim anlayamadın.

Ve nazarın her türlüsünün islamda yeri yoktur... bazıları inanmazlar bile.


Hayır, dediğimi anlamayan sizsiniz. Nazarın da, kara büyünün de, büyünün de İslam'da yeri vardır. Var olmak anlamında, vardır ve var olmak zorundadır. Var olduğunu kabul ederler. Ama insanların öğrenmesini yasaklarlar. Ruhsal öğretiler bize Tanrılarımızın hediyesi ve İslam bunu yasaklar. Yeri var ve bu yeri yasak olmak. Olmayan bir şeyi yasaklayamazsın. Bu yüzden önce varlığını kabul etmek zorundalar. Sanırım bu kadar tekrar edince anlaşılır olmuştur. Bu incilde ''büyücü kadını yaşatmayacaksın'' olarak geçiyor. Kuran'da nasıl geçtiğini imam hatipli olduğunuza göre siz daha iyi bilirsiniz. Felak'taki ''düğümlere üfleyenler'' çakralarını (düğümleri) nefes ve mantralarla açanlar.

Ek olarak, bazı İslam alimleri korunma ve araştırma amaçlı büyü öğrenilmesine izin veriyor.

Büyüye inanmayanlar Kuran'ın bir kısmını (Taha: 69, Yunus:77, Bakara:102 ve diğerleri) ve Allah'ın büyüyü yasaklama hükmünü reddetmiş olur. Onlara dinden çıktıklarını zevkle iletebilirsiniz.

Merkür bugün retroya girdi. İletişim kurma ve anlaşılmaktaki sorunlar bu yüzden. Üstünde durmayın. Düzeliriz.

Esenlikler

Cevabım yukarıdadır. Diş geçiremediğiniz insanlarla idrar yarıştırmaya kalkmaya kalkmayın. Benim de diş geçiremediğim insanlar var ama zorlamıyorum. Size bir büyük tavsiyesi.

İyi geceler.
 
Pammy said:
Uzatmadan fikrinizi merak ettiğim bir konu var.

Evil eye diye de çevrilen nazar Jos’ta satanic witchcraft’ta geçen evil eye’ının çok daha basit, yöntemsiz ve güçsüz versiyonu bizim teyzelerin kullandığı anlamıyla. Birinin hasetini size yöneltmesi ve bu enerjiden zarar görmek. Benim kafamı kurcalayan şey, bu teyzeler acaba başımıza gelen küçük kötü olayları “nazarı çıktı”ya bağlarken haklılar mı?

Daha teknik bir anlatımla A kişisi B kişisinden diyelim ki sevdiği adamla evlendi diye nefret ediyor, ölsün diye lanetler, dualar ediyor. Şansına da A kişisi kara büyüye yatkın. Ama enerji yönlendirmeyi bilmediği veya B kişisinin korunması güçlü olduğu için bu nefretten doğan enerji B kişisinin aurasından sekiyor.

B kişisine yönlendirilmiş saldırı amaçlı enerji içinde resmi olan çerçeveye gidebilir mi? Ya da atıyorum en sevdiği fincanına? Araba kazasını zararsız atlatması gibi bir şeyle sonuçlanabilir mi?

Ya ben bunun olabileceğine inanıyorum açıkçası, hiç mantıksız değil.
 
Anadolutümeni said:
Cevabım yukarıdadır. Diş geçiremediğiniz insanlarla idrar yarıştırmaya kalkmaya kalkmayın. Benim de diş geçiremediğim insanlar var ama zorlamıyorum. Size bir büyük tavsiyesi.

Ad hominem bende işe yaramaz. Bir şey söylüyorsanız ve bana yanlış olduğumu anlatmaya çalışıyorsanız ya kaynağını vermelisiniz ya da mantığını, sizin high and mighty şahsınız kaynak sayılacak bir otorite değil ne yazık ki kendi ünvanlarımızı kullanmak güvenli olmayacağı için. Gerçi size tavsiye olsun demeyeceğim çünkü sorulmadan tavsiye vermeme konusunda kendimi geliştirmeye çalışıyorum.

Cevabım yukarıdadır. Diş geçiremediğiniz insanlarla idrar yarıştırmaya kalkmaya kalkmayın. Benim de diş geçiremediğim insanlar var ama zorlamıyorum. Size bir büyük tavsiyesi.

Bakalım yukarıya.

İddia:
Nazar Türklerin bozuk da olsa devam eden Şamanizm adetlerindendir. Yolcu arkasından su dökmek veya kulağı çekip duvara üç kez vurmak gibi. İslamda nazar yoktur, hatta birçok cübbeli nazarın günah olduğunu anlatır.

Bir şeyi günah ilan etmek için önce varlığını kabul etmeleri gerektiğini nedense görmezden gelmekte ısrar ediyorsunuz. ''Yoktur ve günahtır'' mantık olarak mümkün değil. Olmayan bir şey günah olamaz. ''Varlığını kabul etmek günahtır'' demek istemiş olabilirsiniz ancak bu da yanlış olur çünkü İslam evil eye'in varlığını hem Kuran'da hem de hadislerde kabul eder. Hatta direkt kendi kaynaklarından bakalım ediyorlar mı etmiyorlar mı:

Nazardan bahseden hadisler var; ancak nazarın varlığından bahseden ayetler de var mıdır?

Değerli kardeşimiz,

Müfessirlerin ekseriyeti; "Rabbi onu seçip iyilerden kıldı. Doğrusu inkâr edenler, zikri (Kur'an-ı) işittikleri vakit nerdeyse gözleri ile seni yıkıp devireceklerdi. Bir de durmuşlar, o herhalde bir delidir, diyorlardı." (el-Kalem, 68/50, 51) âyetinde geçen "gözleriyle seni yıkıp devireceklerdi" sözünü "nazar" ile tefsir etmişlerdir. (Elmalılı M.Hamdi Yazır, Hak Dini Kur'an Dili, VIII, 5305; İbn Kesîr, "Tefsirul Kur'an'il-Azîm", VIII, 227).



"Ey oğullarım! Bir kapıdan (Mısır'a) girmeyin, ayrı ayrı kapılardan girin. Ama ben Allah'dan hiçbir şeyi sizin için savamam. Çünkü hüküm Allah'dan başkasının değildir. Onun için ben yalnız O'na tevekkül ettim. Tevekkül edenler yalnız O'na tevekkül etsinler." (Yusuf 12/67).

Elmalılı Hamdi Yazır, âyetin yorumunda: "Bu tavsiyenin sebebi, toplu bir surette göze çarpmalarından ve bir hased ve gamze uğramalarından sakınmak idi." demektedir (Elmalılı, a.g.e., IV, 2890).

https://sorularlaislamiyet.com/naza...rin-varligindan-bahseden-ayetler-de-var-midir

Buna ek olarak daha fazla İslam bağlantılı şey okumak istemediğim için eklemediğim hadisler.

İddia:
Şamanizmin lağvedilmiş büyüsü olduğundan iyi veya kötü bir halt olmaz. Bunu demek istedim anlayamadın.

Türklerde nazar değil kem göz denir. Nazar Arapça bir kelime, bize İslam'la Araplardan geldi.

Arapça nẓr kökünden gelen naẓar نظر "bakma, bakış" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça naẓara نظر "baktı" fiilinin masdarıdır.

https://www.etimolojiturkce.com/kelime/nazar

Ve nazarın her türlüsünün islamda yeri yoktur. İslamda yeri olabilmesi için felak ve nas surelerini çıkarmak gerekir. Ben imam hatip mezunuyum ve islamcı bir çevrede yetiştim oradan biliyorum. Onlar büyünün her türlüsünden uzak durmaya çalışırlar, bazıları inanmazlar bile.

Nazara ve büyüye inanmayan Müslüman olamaz çünkü Kuran'ın bir virgülünü bile inkar edilemez İslam'da. Direkt Allah'ın sözüdür. Kuran ise defalarca kez nazar olsun, diğer şekilleri olsun büyüden bahsediyor. Aslında Kuran'ın kendisi de bir büyü. Bir buçuk milyar Müslümanın her gün enerjisini akıttığı bir büyü.

Müddessir / 24. Ayet
فَقَالَ اِنْ هٰذَٓا اِلَّا سِحْرٌ يُؤْثَرُۙ

“Bu Kur’an” dedi, “olsa olsa eski zamanlardan beri büyücülerin nakledegeldiği çok etkili bir büyüden ibarettir.”

Evet, gerçekten de öyle. Velid b. Mugire de Ebu-l Hakem sonuna kadar haklıydı.

Kuran'da büyünün bahsedilişindeki mesajı birkaç başlık altında toplayabiliriz.

1. Yahudi Büyüsü Centil Büyüsünden Güçlüdür:
Bu Musa ve Firavun arasında geçiyor. Özet olarak Firavunun büyücüleri Yahudilerin en sevdiği Yahudilerden biri olan Moses'a meydan okuyorlar ve kaybediyorlar. Bu bir sübliminal ve programlama.

Musa halkı tarafından bir büyücü olarak tanınıyor ve kabul ediliyordu: Bunun üzerine şöyle dediler: “Ey büyücü! Rabbinin seninle sözleşmesine uygun olarak bize dua et, artık biz doğru yola döneceğiz.” (Zuhruf 49)

Hikaye:
-Firavun: “Bütün usta sihirbazları toplayıp bana getirin” diye emretti. (Yunus 79)
-Sihirbazlar hünerlerini ortaya koyunca Mûsâ: “Sizin yaptığınız büyünün ta kendisidir! Allah onu mutlaka boşa çıkaracaktır. Çünkü Allah bozguncuların işini düzeltmez.” (Yunus 81)
-“Madem öyle, biz de sana onun benzeri bir büyü ile karşı koyacağız. Öyleyse sen aramızda, sonradan katılmaktan caymayacağımız bir buluşma vakti ayarla da, düz ve geniş bir alanda karşılaşıp kozlarımızı paylaşalım!” (Taha 58)
-Mûsâ: “Hayır, önce siz atın” dedi. Attılar; bir de baktı ki, sihirleri sayesinde onların ipleri ve değnekleri kendisine gerçekten koşuyor gibi görünüyor. (Taha)
-Mûsâ da: “Siz atın!” dedi. Sihirbazlar, son hazırlıklarını yapıp ellerindeki büyü aletlerini yere atınca, orada bulunan herkesin gözünü boyadılar, onları korkudan dehşete düşürdüler ve böylece büyük bir sihir gösterisi yaptılar. (Araf 116)
-“Sağ elinde tuttuğun asâyı yere at da, onların yaptıklarını yalayıp yutuversin. Çünkü onların bütün yaptıkları, sihirbaz oyunundan ibarettir. Sihirbaz ise nereye varsa, ne yapsa başarılı olamaz!” (Taha)

Devamını hepimizin bildiğini varsayıyorum. Kimin asası büyükmüş kiminki küçükmüş kimin umurunda? Bu hikayenin ana fikri Yahudi kahraman Moses'in Antik Mısır büyücülerine galip gelmesi ve insanların enerjilerini buna programlaması.

2. Büyü Allah'tandır ama insanlar ve demonlar bunu kötüye kullanmıştır:

(Diyanet işleri yeni mealinden) Bakara 102

Süleyman’ın hükümranlığı hakkında şeytanların (ve şeytan tıynetli insanların) uydurdukları yalanların ardına düştüler. Oysa Süleyman (büyü yaparak) küfre girmedi. Fakat şeytanlar, insanlara sihri ve (özellikle de) Babil’deki Hârût ve Mârût adlı iki meleğe ilham edilen (sihr)i öğretmek suretiyle küfre girdiler. Hâlbuki o iki melek, “Biz ancak imtihan için gönderilmiş birer meleğiz. (Sihri caiz görüp de) sakın küfre girme” demedikçe, kimseye (sihir) öğretmiyorlardı. Böylece (insanlar) onlardan kişi ile karısını birbirinden ayıracakları sihri öğreniyorlardı. Hâlbuki onlar, Allah’ın izni olmadıkça o sihirle hiç kimseye zarar veremezlerdi. (Onlar böyle yaparak) kendilerine zarar veren, fayda getirmeyen şeyleri öğreniyorlardı. Andolsun, onu satın alanın ahirette bir nasibi olmadığını biliyorlardı. Kendilerini karşılığında sattıkları şey ne kötüdür! Keşke bilselerdi!

Melekler sihir öğretiyormuş da insanlar ve cinler sapmış da bilmem ne. Hayır, bize ruhsal pratikleri ve kendimizi iyileştirmenin yolunu Satan öğretti. Hadi diyelim YHWH bir ara insanlara büyü öğretilmesine ''izin vermiş'' olsun. Bizim suçumuz ne? Biz niye başkalarının hataları yüzünden cezalandırılıyoruz ve büyümüz elimizden alınıyor? Başkasının hatası yüzünden cezalandırmal El-adl ismiyle çelişiyor ve yalancılığı ortaya çıkarıyor.

Yahudi kralı Sol-om-on yalanı, Solomon mabedi, Tanrılarımıza iftiralar başka bir konu.

3. Pis kaka büyü, pis kaka büyücüler
“Düğümlere üfüren (büyücü) kadınların şerrinden.” (113/Felak 4)
''...Andolsun onlar, bunu satın alanın, ahiretten hiçbir payı olmadığını bildiler; kendi nefislerini karşılığında sattıkları şey ne kötü; bir bilselerdi.'' (Bakara 102)
Hadiste: ‘‘Büyüyü tasdik eden, cennete giremez’’ deniyor. (Zehebi, 46).
.
.
.


Son olarak,

Ve nazarın her türlüsünün islamda yeri yoktur.

İslam'da caiz olan büyüler var.

İkincisi ise, büyülenen kimsedeki büyüyü çözmek, onu sihirden kurtarmak için yapılan bu mukabil ameliyeye Nüşre denir. Buna da câiz değil diyen olmuşsa da ailmlerin çoğuan göre caizdir. Saîd İbnu'l-Müseyyeb'in: "Allah, zarar veren (sihr)i yasakladı, fayda vereni yasaklamadı." dediği rivâyet edilir. Katâde merhum da: "Kişi, kendisine yapılan sihri tedavi edecek kimseyi arar" der. İbnu'l-Cevzî, bu ruhsatı şöyle ifade eder: "Nüşre, büyülenmiş, kimsenin büyüsünü çözme meselesinde, Ahmed İbnu Hanbel'e sorulunca: "Bunda bir sakınca yoktur" cevabını verir. Gerçi Ebû Dâvud, el-Merâsil'de Hasan Basrî'nin bir mürseli olarak Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'in: “Nüşre (büyü bozma) şeytan işidir" buyurduğunu rivayet etmiştir. Âlimler bu hadisi: "Resûlullah amelin aslına işaret etmiş olmalıdır, çünkü asıl itibariyle bu da sihirdir, hüküm kasda göre değişir, kim bununla hayır kastederse, bu hayırdır, kim de şer kastederse şerdir" diyerek yoruma kavuştururlar. İbnu Hacer şu hususa da dikkat çeker: Hasan Basrî'nin hasr ifade eden mürselinin zâhirine göre amel edilmemelidir. Çünkü, sihir bazan, (esas itibariyle meşru olan) rukye, dua ve ta'viz (muska) yoluyla da çözülebilmektedir.

https://sorularlaislamiyet.com/buyu-sihir-yapmanin-hukmu-nedir-buyu-yapan-sirke-girer-mi-0

Dediğim gibi, Merkür retrosunda böyle çatışmalar normal. Sizi de aynı tarafta olduğum Satanist bir kardeşim olarak görüyorum ve hiçbir kötü hissim yok. Ama bu konuda haksızsınız ve yine, Merkür retrosunda çok normal.
 
Baroness Blossom said:
JoS'taki teknik daha çok zihin kontrol'ü gibi duruyor bence ama ben bu tekniği tam olarak anlamadım yani.

Bizim kullandığımız anlamıyla nazardan farklı ama İslamiyet öncesi Arapların kullandığı efsunculuk anlamıyla neredeyse tamamen aynı. O tekniği Yüksek Rahibe Advanced Witchcraft (İleri Seviye Büyü) kısmına koymuş zaten.
 
Pammy said:
Anadolutümeni said:
Cevabım yukarıdadır. Diş geçiremediğiniz insanlarla idrar yarıştırmaya kalkmaya kalkmayın. Benim de diş geçiremediğim insanlar var ama zorlamıyorum. Size bir büyük tavsiyesi.

Ad hominem bende işe yaramaz. Bir şey söylüyorsanız ve bana yanlış olduğumu anlatmaya çalışıyorsanız ya kaynağını vermelisiniz ya da mantığını, sizin high and mighty şahsınız kaynak sayılacak bir otorite değil ne yazık ki kendi ünvanlarımızı kullanmak güvenli olmayacağı için. Gerçi size tavsiye olsun demeyeceğim çünkü sorulmadan tavsiye vermeme konusunda kendimi geliştirmeye çalışıyorum.

Cevabım yukarıdadır. Diş geçiremediğiniz insanlarla idrar yarıştırmaya kalkmaya kalkmayın. Benim de diş geçiremediğim insanlar var ama zorlamıyorum. Size bir büyük tavsiyesi.

Bakalım yukarıya.

İddia:
Nazar Türklerin bozuk da olsa devam eden Şamanizm adetlerindendir. Yolcu arkasından su dökmek veya kulağı çekip duvara üç kez vurmak gibi. İslamda nazar yoktur, hatta birçok cübbeli nazarın günah olduğunu anlatır.

Bir şeyi günah ilan etmek için önce varlığını kabul etmeleri gerektiğini nedense görmezden gelmekte ısrar ediyorsunuz. ''Yoktur ve günahtır'' mantık olarak mümkün değil. Olmayan bir şey günah olamaz. ''Varlığını kabul etmek günahtır'' demek istemiş olabilirsiniz ancak bu da yanlış olur çünkü İslam evil eye'in varlığını hem Kuran'da hem de hadislerde kabul eder. Hatta direkt kendi kaynaklarından bakalım ediyorlar mı etmiyorlar mı:

Nazardan bahseden hadisler var; ancak nazarın varlığından bahseden ayetler de var mıdır?

Değerli kardeşimiz,

Müfessirlerin ekseriyeti; "Rabbi onu seçip iyilerden kıldı. Doğrusu inkâr edenler, zikri (Kur'an-ı) işittikleri vakit nerdeyse gözleri ile seni yıkıp devireceklerdi. Bir de durmuşlar, o herhalde bir delidir, diyorlardı." (el-Kalem, 68/50, 51) âyetinde geçen "gözleriyle seni yıkıp devireceklerdi" sözünü "nazar" ile tefsir etmişlerdir. (Elmalılı M.Hamdi Yazır, Hak Dini Kur'an Dili, VIII, 5305; İbn Kesîr, "Tefsirul Kur'an'il-Azîm", VIII, 227).



"Ey oğullarım! Bir kapıdan (Mısır'a) girmeyin, ayrı ayrı kapılardan girin. Ama ben Allah'dan hiçbir şeyi sizin için savamam. Çünkü hüküm Allah'dan başkasının değildir. Onun için ben yalnız O'na tevekkül ettim. Tevekkül edenler yalnız O'na tevekkül etsinler." (Yusuf 12/67).

Elmalılı Hamdi Yazır, âyetin yorumunda: "Bu tavsiyenin sebebi, toplu bir surette göze çarpmalarından ve bir hased ve gamze uğramalarından sakınmak idi." demektedir (Elmalılı, a.g.e., IV, 2890).

https://sorularlaislamiyet.com/naza...rin-varligindan-bahseden-ayetler-de-var-midir

Buna ek olarak daha fazla İslam bağlantılı şey okumak istemediğim için eklemediğim hadisler.

İddia:
Şamanizmin lağvedilmiş büyüsü olduğundan iyi veya kötü bir halt olmaz. Bunu demek istedim anlayamadın.

Türklerde nazar değil kem göz denir. Nazar Arapça bir kelime, bize İslam'la Araplardan geldi.

Arapça nẓr kökünden gelen naẓar نظر "bakma, bakış" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça naẓara نظر "baktı" fiilinin masdarıdır.

https://www.etimolojiturkce.com/kelime/nazar

Ve nazarın her türlüsünün islamda yeri yoktur. İslamda yeri olabilmesi için felak ve nas surelerini çıkarmak gerekir. Ben imam hatip mezunuyum ve islamcı bir çevrede yetiştim oradan biliyorum. Onlar büyünün her türlüsünden uzak durmaya çalışırlar, bazıları inanmazlar bile.

Nazara ve büyüye inanmayan Müslüman olamaz çünkü Kuran'ın bir virgülünü bile inkar edilemez İslam'da. Direkt Allah'ın sözüdür. Kuran ise defalarca kez nazar olsun, diğer şekilleri olsun büyüden bahsediyor. Aslında Kuran'ın kendisi de bir büyü. Bir buçuk milyar Müslümanın her gün enerjisini akıttığı bir büyü.

Müddessir / 24. Ayet
فَقَالَ اِنْ هٰذَٓا اِلَّا سِحْرٌ يُؤْثَرُۙ

“Bu Kur’an” dedi, “olsa olsa eski zamanlardan beri büyücülerin nakledegeldiği çok etkili bir büyüden ibarettir.”

Evet, gerçekten de öyle. Velid b. Mugire de Ebu-l Hakem sonuna kadar haklıydı.

Kuran'da büyünün bahsedilişindeki mesajı birkaç başlık altında toplayabiliriz.

1. Yahudi Büyüsü Centil Büyüsünden Güçlüdür:
Bu Musa ve Firavun arasında geçiyor. Özet olarak Firavunun büyücüleri Yahudilerin en sevdiği Yahudilerden biri olan Moses'a meydan okuyorlar ve kaybediyorlar. Bu bir sübliminal ve programlama.

Musa halkı tarafından bir büyücü olarak tanınıyor ve kabul ediliyordu: Bunun üzerine şöyle dediler: “Ey büyücü! Rabbinin seninle sözleşmesine uygun olarak bize dua et, artık biz doğru yola döneceğiz.” (Zuhruf 49)

Hikaye:
-Firavun: “Bütün usta sihirbazları toplayıp bana getirin” diye emretti. (Yunus 79)
-Sihirbazlar hünerlerini ortaya koyunca Mûsâ: “Sizin yaptığınız büyünün ta kendisidir! Allah onu mutlaka boşa çıkaracaktır. Çünkü Allah bozguncuların işini düzeltmez.” (Yunus 81)
-“Madem öyle, biz de sana onun benzeri bir büyü ile karşı koyacağız. Öyleyse sen aramızda, sonradan katılmaktan caymayacağımız bir buluşma vakti ayarla da, düz ve geniş bir alanda karşılaşıp kozlarımızı paylaşalım!” (Taha 58)
-Mûsâ: “Hayır, önce siz atın” dedi. Attılar; bir de baktı ki, sihirleri sayesinde onların ipleri ve değnekleri kendisine gerçekten koşuyor gibi görünüyor. (Taha)
-Mûsâ da: “Siz atın!” dedi. Sihirbazlar, son hazırlıklarını yapıp ellerindeki büyü aletlerini yere atınca, orada bulunan herkesin gözünü boyadılar, onları korkudan dehşete düşürdüler ve böylece büyük bir sihir gösterisi yaptılar. (Araf 116)
-“Sağ elinde tuttuğun asâyı yere at da, onların yaptıklarını yalayıp yutuversin. Çünkü onların bütün yaptıkları, sihirbaz oyunundan ibarettir. Sihirbaz ise nereye varsa, ne yapsa başarılı olamaz!” (Taha)

Devamını hepimizin bildiğini varsayıyorum. Kimin asası büyükmüş kiminki küçükmüş kimin umurunda? Bu hikayenin ana fikri Yahudi kahraman Moses'in Antik Mısır büyücülerine galip gelmesi ve insanların enerjilerini buna programlaması.

2. Büyü Allah'tandır ama insanlar ve demonlar bunu kötüye kullanmıştır:

(Diyanet işleri yeni mealinden) Bakara 102

Süleyman’ın hükümranlığı hakkında şeytanların (ve şeytan tıynetli insanların) uydurdukları yalanların ardına düştüler. Oysa Süleyman (büyü yaparak) küfre girmedi. Fakat şeytanlar, insanlara sihri ve (özellikle de) Babil’deki Hârût ve Mârût adlı iki meleğe ilham edilen (sihr)i öğretmek suretiyle küfre girdiler. Hâlbuki o iki melek, “Biz ancak imtihan için gönderilmiş birer meleğiz. (Sihri caiz görüp de) sakın küfre girme” demedikçe, kimseye (sihir) öğretmiyorlardı. Böylece (insanlar) onlardan kişi ile karısını birbirinden ayıracakları sihri öğreniyorlardı. Hâlbuki onlar, Allah’ın izni olmadıkça o sihirle hiç kimseye zarar veremezlerdi. (Onlar böyle yaparak) kendilerine zarar veren, fayda getirmeyen şeyleri öğreniyorlardı. Andolsun, onu satın alanın ahirette bir nasibi olmadığını biliyorlardı. Kendilerini karşılığında sattıkları şey ne kötüdür! Keşke bilselerdi!

Melekler sihir öğretiyormuş da insanlar ve cinler sapmış da bilmem ne. Hayır, bize ruhsal pratikleri ve kendimizi iyileştirmenin yolunu Satan öğretti. Hadi diyelim YHWH bir ara insanlara büyü öğretilmesine ''izin vermiş'' olsun. Bizim suçumuz ne? Biz niye başkalarının hataları yüzünden cezalandırılıyoruz ve büyümüz elimizden alınıyor? Başkasının hatası yüzünden cezalandırmal El-adl ismiyle çelişiyor ve yalancılığı ortaya çıkarıyor.

Yahudi kralı Sol-om-on yalanı, Solomon mabedi, Tanrılarımıza iftiralar başka bir konu.

3. Pis kaka büyü, pis kaka büyücüler
“Düğümlere üfüren (büyücü) kadınların şerrinden.” (113/Felak 4)
''...Andolsun onlar, bunu satın alanın, ahiretten hiçbir payı olmadığını bildiler; kendi nefislerini karşılığında sattıkları şey ne kötü; bir bilselerdi.'' (Bakara 102)
Hadiste: ‘‘Büyüyü tasdik eden, cennete giremez’’ deniyor. (Zehebi, 46).
.
.
.


Son olarak,

Ve nazarın her türlüsünün islamda yeri yoktur.

İslam'da caiz olan büyüler var.

İkincisi ise, büyülenen kimsedeki büyüyü çözmek, onu sihirden kurtarmak için yapılan bu mukabil ameliyeye Nüşre denir. Buna da câiz değil diyen olmuşsa da ailmlerin çoğuan göre caizdir. Saîd İbnu'l-Müseyyeb'in: "Allah, zarar veren (sihr)i yasakladı, fayda vereni yasaklamadı." dediği rivâyet edilir. Katâde merhum da: "Kişi, kendisine yapılan sihri tedavi edecek kimseyi arar" der. İbnu'l-Cevzî, bu ruhsatı şöyle ifade eder: "Nüşre, büyülenmiş, kimsenin büyüsünü çözme meselesinde, Ahmed İbnu Hanbel'e sorulunca: "Bunda bir sakınca yoktur" cevabını verir. Gerçi Ebû Dâvud, el-Merâsil'de Hasan Basrî'nin bir mürseli olarak Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'in: “Nüşre (büyü bozma) şeytan işidir" buyurduğunu rivayet etmiştir. Âlimler bu hadisi: "Resûlullah amelin aslına işaret etmiş olmalıdır, çünkü asıl itibariyle bu da sihirdir, hüküm kasda göre değişir, kim bununla hayır kastederse, bu hayırdır, kim de şer kastederse şerdir" diyerek yoruma kavuştururlar. İbnu Hacer şu hususa da dikkat çeker: Hasan Basrî'nin hasr ifade eden mürselinin zâhirine göre amel edilmemelidir. Çünkü, sihir bazan, (esas itibariyle meşru olan) rukye, dua ve ta'viz (muska) yoluyla da çözülebilmektedir.

https://sorularlaislamiyet.com/buyu-sihir-yapmanin-hukmu-nedir-buyu-yapan-sirke-girer-mi-0

Dediğim gibi, Merkür retrosunda böyle çatışmalar normal. Sizi de aynı tarafta olduğum Satanist bir kardeşim olarak görüyorum ve hiçbir kötü hissim yok. Ama bu konuda haksızsınız ve yine, Merkür retrosunda çok normal.

Esenlikler

Bir önceki gönderide Ptolemaios'ların Mısır'ın bağımsızlığı için Makedonlara karşı savaştığını söyledin, bozmadım. Diadok savaşları hangimiz İskender'in en iyi selefiyiz mücadelesiydi, bağımsızlık değil. Ve hepsi pagandı. Bunları yazıp yazıp sildim bozmak istemediğimden dolayı.

Burada kuran'ın kabalistik sureleri ile büyüyü karıştırdın, bozmak istemedim ama artık bozdum, bunu sen istedin.
Kuran'da büyünün olduğunu yani kabul edildiğinde ısrar ediyorsan kuran'ın kabalistik sureleri ile çakralarını açmaya çalış bakalım. Veya içinden kabalistik bir sure bulup ölüm büyüsü yapmayı deneyelim. Havas veya tasavvuftan bahsediyorsan, bunlar islamdan apayrı dinlerdir. Enel hak diyor adam, yani ben allahım, bu islamın doktrinine terstir. Hatta bize daha yakındır denebilir. Heretik denir bunlara yani sapkın. Asıl yoldan sapmış, asıl yol ise çakraların kapalı olduğu bir dünya. Çakralar uyanırsa yahve susuz kalır.

Beni highty mighty yapan sır bilgi haznem değil de bozmak istemeyişim olabilir.

Yazacaklarım bu kadar hakim bey.

İyi günler.
 
Pammy said:
Türklerde nazar değil kem göz denir. Nazar Arapça bir kelime, bize İslam'la Araplardan geldi.

Arapça nẓr kökünden gelen naẓar نظر "bakma, bakış" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça naẓara نظر "baktı" fiilinin masdarıdır.

https://www.etimolojiturkce.com/kelime/nazar

Kem göz de Fars kökenliymiş. Boncuk (Muncuk) Türkçe biliyorum ama nazarın Türkçesinden emin değilim.
 
Anadolutümeni said:

Esenlikler

Bir önceki gönderide Ptolemaios'ların Mısır'ın bağımsızlığı için Makedonlara karşı savaştığını söyledin, bozmadım. Diadok savaşları hangimiz İskender'in en iyi selefiyiz mücadelesiydi, bağımsızlık değil. Ve hepsi pagandı. Bunları yazıp yazıp sildim bozmak istemediğimden dolayı.

Burada kuran'ın kabalistik sureleri ile büyüyü karıştırdın, bozmak istemedim ama artık bozdum, bunu sen istedin.
Kuran'da büyünün olduğunu yani kabul edildiğinde ısrar ediyorsan kuran'ın kabalistik sureleri ile çakralarını açmaya çalış bakalım. Veya içinden kabalistik bir sure bulup ölüm büyüsü yapmayı deneyelim. Havas veya tasavvuftan bahsediyorsan, bunlar islamdan apayrı dinlerdir. Enel hak diyor adam, yani ben allahım, bu islamın doktrinine terstir. Hatta bize daha yakındır denebilir. Heretik denir bunlara yani sapkın. Asıl yoldan sapmış, asıl yol ise çakraların kapalı olduğu bir dünya. Çakralar uyanırsa yahve susuz kalır.

Beni highty mighty yapan sır bilgi haznem değil de bozmak istemeyişim olabilir.

Yazacaklarım bu kadar hakim bey.

İyi günler.

Beni her zaman düzeltebilirsiniz, bu hoşuma gider. Hem okuyanlar hem de biz öğreniriz. Ptolemaios'ların savaştığını söylememişimdir, Kleopatra demişimdir.

Kleopatra-Sezar-Marcus'un mücadelesi benim ürettiğim bir şey değil.

Wotanwarrior said:
NaziMan12 said:
I didn't know Cato was a Jew, but Caesar's sister married a Jewish merchant from North Africa who had gained some local political power. Any ways the crypto-Jews hide their identities very well for infiltration purposes - not because they are embarrassed as some say. That's my opinion on their tactic any way.

Interesting data, if this is true, it would show that Octavius who was the enemy of Mark Antony and Cleopatra was a jew through his father's side.

Burada kuran'ın kabalistik sureleri ile büyüyü karıştırdın, bozmak istemedim ama artık bozdum, bunu sen istedin.
Kuran'da büyünün olduğunu yani kabul edildiğinde ısrar ediyorsan kuran'ın kabalistik sureleri ile çakralarını açmaya çalış bakalım. Veya içinden kabalistik bir sure bulup ölüm büyüsü yapmayı deneyelim. Havas veya tasavvuftan bahsediyorsan, bunlar islamdan apayrı dinlerdir. Enel hak diyor adam, yani ben allahım, bu islamın doktrinine terstir. Hatta bize daha yakındır denebilir. Heretik denir bunlara yani sapkın. Asıl yoldan sapmış, asıl yol ise çakraların kapalı olduğu bir dünya. Çakralar uyanırsa yahve susuz kalır.


''Kuran büyünün varlığını kabul eder ve yasaklar''dan nasıl o sonuca vardığınızı anlamıyorum. HP'ye sormuşları esmacıların kullandıkları isimler çakralara zarar verdiğini cevabı gelmişti.

Hallac'a çok saygı duyarım ve az önce onunla ilgili bir gönderi atmıştım İngilizce foruma. Ne tesadüf.
 
Pammy said:
Baroness Blossom said:
JoS'taki teknik daha çok zihin kontrol'ü gibi duruyor bence ama ben bu tekniği tam olarak anlamadım yani.

Bizim kullandığımız anlamıyla nazardan farklı ama İslamiyet öncesi Arapların kullandığı efsunculuk anlamıyla neredeyse tamamen aynı. O tekniği Yüksek Rahibe Advanced Witchcraft (İleri Seviye Büyü) kısmına koymuş zaten.

Hımmm o zaman doğru oluyor.

Hımm ama bizim şuan kullandığımız anlamıyla olan nazarı nasıl kontrol ediceğimi anlamadım sanırım yapılacak birşey yok şansıma küselim.
 
ThanaReal said:
Alena666 said:
Pammy said:
Uzatmadan fikrinizi merak ettiğim bir konu var.

Evil eye diye de çevrilen nazar Jos’ta satanic witchcraft’ta geçen evil eye’ının çok daha basit, yöntemsiz ve güçsüz versiyonu bizim teyzelerin kullandığı anlamıyla. Birinin hasetini size yöneltmesi ve bu enerjiden zarar görmek. Benim kafamı kurcalayan şey, bu teyzeler acaba başımıza gelen küçük kötü olayları “nazarı çıktı”ya bağlarken haklılar mı?

Daha teknik bir anlatımla A kişisi B kişisinden diyelim ki sevdiği adamla evlendi diye nefret ediyor, ölsün diye lanetler, dualar ediyor. Şansına da A kişisi kara büyüye yatkın. Ama enerji yönlendirmeyi bilmediği veya B kişisinin korunması güçlü olduğu için bu nefretten doğan enerji B kişisinin aurasından sekiyor.

B kişisine yönlendirilmiş saldırı amaçlı enerji içinde resmi olan çerçeveye gidebilir mi? Ya da atıyorum en sevdiği fincanına? Araba kazasını zararsız atlatması gibi bir şeyle sonuçlanabilir mi?

Esenlikler,

Şahsi olarak ben nazara inanırım. Bana değmesede ben çok değdirdiğimi düşünüyorum. Hoş bir şey değil ama elimde olmadan yapıyorum. Dediklerini bana doğru geldi, ki koruma aurası yaparken hasetlikten koruması için auramızı programlıyoruz farkındaysanız. Bu yüzden negatif şeylerden koruma aurası yaparak korunuyoruz. Tamamıyla enerji yönlendirmesi olduğunu düşünüyorum.

İyi günler dilerim.
Aslında JoS'taki orijinal afirmasyon şöyledir: Afirme edin: “Güçlü, koruyucu ve pozitif enerji soluyorum. Bu enerji etrafımda bir koruma aurası kuruyor. Bu koruma aurası beni her şekilde ve her zaman koruyor.”

Aslında bir enerji yönlendirmesi yok, Pedocock abimize bir sormak lazım neresinden uydurdu bu afirmasyonu? Ama yine de işe yarar bence, ben hasetlik kelimesinin anlamını bilmediğim için kullanmıyorum ve benim afirmasyonum şöyle oluyor: "Auram tüm negatif enerjileri ve kötülükleri bana zarar vermeden aynen sahibine geri gönderiyor.". Ne kadar Satan's Peacock'tan çıkmış olsa da işe yarar bence bu afirmasyon, ama en iyisi JoS'un afirmasyonuna geçmek olacak diye düşünüyorum.

Yontma taş devrinden kalmış başlık
 
ThanaReal said:
Alena666 said:
Pammy said:
Uzatmadan fikrinizi merak ettiğim bir konu var.

Evil eye diye de çevrilen nazar Jos’ta satanic witchcraft’ta geçen evil eye’ının çok daha basit, yöntemsiz ve güçsüz versiyonu bizim teyzelerin kullandığı anlamıyla. Birinin hasetini size yöneltmesi ve bu enerjiden zarar görmek. Benim kafamı kurcalayan şey, bu teyzeler acaba başımıza gelen küçük kötü olayları “nazarı çıktı”ya bağlarken haklılar mı?

Daha teknik bir anlatımla A kişisi B kişisinden diyelim ki sevdiği adamla evlendi diye nefret ediyor, ölsün diye lanetler, dualar ediyor. Şansına da A kişisi kara büyüye yatkın. Ama enerji yönlendirmeyi bilmediği veya B kişisinin korunması güçlü olduğu için bu nefretten doğan enerji B kişisinin aurasından sekiyor.

B kişisine yönlendirilmiş saldırı amaçlı enerji içinde resmi olan çerçeveye gidebilir mi? Ya da atıyorum en sevdiği fincanına? Araba kazasını zararsız atlatması gibi bir şeyle sonuçlanabilir mi?

Esenlikler,

Şahsi olarak ben nazara inanırım. Bana değmesede ben çok değdirdiğimi düşünüyorum. Hoş bir şey değil ama elimde olmadan yapıyorum. Dediklerini bana doğru geldi, ki koruma aurası yaparken hasetlikten koruması için auramızı programlıyoruz farkındaysanız. Bu yüzden negatif şeylerden koruma aurası yaparak korunuyoruz. Tamamıyla enerji yönlendirmesi olduğunu düşünüyorum.

İyi günler dilerim.
Aslında JoS'taki orijinal afirmasyon şöyledir: Afirme edin: “Güçlü, koruyucu ve pozitif enerji soluyorum. Bu enerji etrafımda bir koruma aurası kuruyor. Bu koruma aurası beni her şekilde ve her zaman koruyor.”

Aslında bir enerji yönlendirmesi yok, Pedocock abimize bir sormak lazım neresinden uydurdu bu afirmasyonu? Ama yine de işe yarar bence, ben hasetlik kelimesinin anlamını bilmediğim için kullanmıyorum ve benim afirmasyonum şöyle oluyor: "Auram tüm negatif enerjileri ve kötülükleri bana zarar vermeden aynen sahibine geri gönderiyor.". Ne kadar Satan's Peacock'tan çıkmış olsa da işe yarar bence bu afirmasyon, ama en iyisi JoS'un afirmasyonuna geçmek olacak diye düşünüyorum.

Esenlikler,

Afirmasyona şunu da ekliyorduk, (bu fikir kimden çıkmıştı, hiç hatırlamıyorum ama) "Ve bu koruyucu enerjiyi, Şeytan'dan olan kardeşlerimle paylaşıyorum." Biraz daha geliştirerek, "Ve bu koruyucu pozitif enerjiyi JoS'dan olan SS kardeşlerimle paylaşıyorum." Dersek çok hoş olur bence.

"Güçlü, koruyucu ve pozitif enerji soluyorum. Bu enerji etrafımda bir koruma aurası kuruyor. Bu koruma aurası beni her şekilde ve her zaman koruyor./Auram tüm negatif enerjileri ve kötülükleri bana zarar vermeden aynen sahibine geri gönderiyor.
Ve bu koruyucu, pozitif enerjiyi JoS'dan olan SS kardeşlerimle paylaşıyorum." Şeklinde gayet güçlü olur bence.
İyi günler dilerim.
 
Afirmede biraz daha düzenleme yaptım, bu daha iyi oldu gibi.
"Güçlü, koruyucu ve pozitif enerjiyi aurama soluyorum. Bu enerji aurama akıyor ve beni koruyor. Bu enerji beni her şekilde ve her zaman koruyor ve bu koruyucu, pozitif enerjiyi JoS'dan olan SS kardeşlerimle paylaşıyorum."
Ne düşünüyorsunuz?
 
ThanaReal said:
Refaceous said:
Afirmede biraz daha düzenleme yaptım, bu daha iyi oldu gibi.
"Güçlü, koruyucu ve pozitif enerjiyi aurama soluyorum. Bu enerji aurama akıyor ve beni koruyor. Bu enerji beni her şekilde ve her zaman koruyor ve bu koruyucu, pozitif enerjiyi JoS'dan olan SS kardeşlerimle paylaşıyorum."
Ne düşünüyorsunuz?

Enerji paylaşma gibi bir şey var mı? Sitede vardı öyle bir şey hatırlıyorum ama nasıl oluyor bu paylaşım?

Ben her zaman SS'ler arasında olan enerjisel bir bağ olarak imgeledim bunu. Kendi enerjimizi birbirimize bağlayarak değil, bu meditasyonda auramıza soluduğumuz koruyucu enerjiyi birbirimize akrtarmamızla oluşan bir enerji ağı şeklinde.

Diğerlerine de sorun isterseniz.
 
Sanırım afirmasyon şu şekilde olsa daha iyi olur gibi;

Aurama güçlü, koruyucu ve pozitif enerjiyi soluyorum. Bu enerji beni her şekilde ve her zaman koruyor. Bu koruyucu enerjiyi JoS'dan olan SS kardeşlerimle paylaşıyorum.

Kısa ve düzenli görünüyor.
 
ThanaReal said:
Refaceous said:
Afirmede biraz daha düzenleme yaptım, bu daha iyi oldu gibi.
"Güçlü, koruyucu ve pozitif enerjiyi aurama soluyorum. Bu enerji aurama akıyor ve beni koruyor. Bu enerji beni her şekilde ve her zaman koruyor ve bu koruyucu, pozitif enerjiyi JoS'dan olan SS kardeşlerimle paylaşıyorum."
Ne düşünüyorsunuz?

Enerji paylaşma gibi bir şey var mı? Sitede vardı öyle bir şey hatırlıyorum ama nasıl oluyor bu paylaşım?
Refaceous said:
ThanaReal said:
Refaceous said:
Afirmede biraz daha düzenleme yaptım, bu daha iyi oldu gibi.
"Güçlü, koruyucu ve pozitif enerjiyi aurama soluyorum. Bu enerji aurama akıyor ve beni koruyor. Bu enerji beni her şekilde ve her zaman koruyor ve bu koruyucu, pozitif enerjiyi JoS'dan olan SS kardeşlerimle paylaşıyorum."
Ne düşünüyorsunuz?

Enerji paylaşma gibi bir şey var mı? Sitede vardı öyle bir şey hatırlıyorum ama nasıl oluyor bu paylaşım?

Ben her zaman SS'ler arasında olan enerjisel bir bağ olarak imgeledim bunu. Kendi enerjimizi birbirimize bağlayarak değil, bu meditasyonda auramıza soluduğumuz koruyucu enerjiyi birbirimize akrtarmamızla oluşan bir enerji ağı şeklinde.

Diğerlerine de sorun isterseniz.
Joy of Satan'da bulunan Koruma Aurası sayfasının en son paragrafı şöyle:

"Ayrıca sevdiklerinizi gözünüzde canlandırabilir ve onları korumak için auralarına enerji soluyabilirsiniz. Sadece transa geçin, korumak istediğiniz kişiyi gözünüzde canlandırın ve yukarıdaki bağlantıda belirtildiği gibi enerjiyi içinize çekip, ardından korumak istediğiniz kişinin aurasına soluyun ve aynı işlemi uygulayın, elbette sadece bu diğer kişiye uygulayın. Bu aynı zamanda şifa amacıyla da kullanılabilir."

Muhtemelen bahsi geçen olumlama oluşturulduğunda ilhamı bu paragraftı. Bununla ilgili direkt Joy of Satan'da bulunan benzer bir olumlama ya da yöntem daha vardı diye hatırlıyorum lâkin şu an bulamadım.
 

Al Jilwah: Chapter IV

"It is my desire that all my followers unite in a bond of unity, lest those who are without prevail against them." - Satan

Back
Top