Sorularım

[Mishmelovi]

Esenlikler
1-Aile baskısından ve negatif özelliklerden kurtulmak için yapılan bağlama büyüsü küçülen aya göre mi yoksa büyüyen aya göre mi yapılmalı,aslında küçülen ay bitirme,koparma falan olarak düşünüp küçülen ay dedim ama satanik takvimde 26 eylülde ay kovada ve özgürlük,bağımsızlık diyor ama büyüyen ay'da o yüzden emin olamadım en uygun zamanın ne zaman olduğuna yardımcı olursanız sevinirim
2-Bu hayatımızda organların bağışlanması bir sonraki hayatımızda bir soruna yol açar mı?

[Alena666]

Esenlikler
1-Aile baskısından ve negatif özelliklerden kurtulmak için yapılan bağlama büyüsü küçülen aya göre mi yoksa büyüyen aya göre mi yapılmalı,aslında küçülen ay bitirme,koparma falan olarak düşünüp küçülen ay dedim ama satanik takvimde 26 eylülde ay kovada ve özgürlük,bağımsızlık diyor ama büyüyen ay'da o yüzden emin olamadım en uygun zamanın ne zaman olduğuna yardımcı olursanız sevinirim
2-Bu hayatımızda organların bağışlanması bir sonraki hayatımızda bir soruna yol açar mı?

Esenlikler,

1- Takvimdekine göre yapmalısınız.

2- Bir sorun teşkil etmez.

İyi günler dilerim.

[Hayabusa666]

2-Bu hayatımızda organların bağışlanması bir sonraki hayatımızda bir soruna yol açar mı?

Esenlikler,
Karmaya ciddi bir sorun teşkil etmeyecek olsa da, organ nakli için modern tıp yetersiz.

Arkadaşımızın dediğinin aksine;
Hastanelerde büyük bir sorun var; melez insanların organ ve kan bağışına ihtiyacı var ama vücutları başkalarından organ alamaz çünkü farklılar. Organ nakli oluyorlar ama vücut nakledilen organı reddediyor ve onunla savaşmaya çalışıyor. Ya da kan bağışı alıyorlar ama vücut yeni gelen farklı kanla savaşmaya çalışıyor. Örneğin melez bir ebeveyn bile kendi çocuğuna böbreğini veremez çünkü onlar birbirlerinden çok derinden ve kesinlikle farklıdırlar. Ebeveynin tamamen yabancı biriyle, kendi çocuğuna olduğundan çok daha yakın olduğu bir durum.

Dolayısıyla ruhların ırkı olduğunu biliyoruz: Siyahi, Beyaz ve Asyalı. 

Öyleyse, Brezilyalılar ve Brezilyalılar kadar karışık insanlar hangi ruh grubuna mensup? 
Mesela bir insan beyaz ve siyah genler taşımasa dahi, ırkların alt gruplarında 'sub race' denilen kümeler bulunur.
Irk karışımı, işi içinden çıkılmaz hale getiriyor. Ve buna ihtiyacı olan birine net bir cevap verme gafletinde bulunmak istemem.
Çünkü artık kendi alt ırkları haline gelmişler, bireysel şekilde 3 ırktan ayrılar.

Yanlış bilmenizi istemediğim için yazıyorum. Ana sitede böyle öğretildi. Benim bu konuda daha fazla bilgim yok.

Sükunetime devam edeceğim.

Teşekkür etmeye tenezzül etmeyiniz lütfen. Değerli vaktinizi benim için harcamayın.
İyi akşamlar dilerim. Barış sizinle olsun.

[Hype0]

Esenlikler
1-Aile baskısından ve negatif özelliklerden kurtulmak için yapılan bağlama büyüsü küçülen aya göre mi yoksa büyüyen aya göre mi yapılmalı,aslında küçülen ay bitirme,koparma falan olarak düşünüp küçülen ay dedim ama satanik takvimde 26 eylülde ay kovada ve özgürlük,bağımsızlık diyor ama büyüyen ay'da o yüzden emin olamadım en uygun zamanın ne zaman olduğuna yardımcı olursanız sevinirim
2-Bu hayatımızda organların bağışlanması bir sonraki hayatımızda bir soruna yol açar mı?

Bağlama büyüsü ve özgürlük tamamen farklı iki konsept. Balğama büyüsü birini kendi etkin altına almak için yapılırken takvimde belirtilen özgürlük ise bireysel özgürlük. Öncelikle nasıl bir büyü yapmak istediğine karar vermelisin. Özgürlük büyüsüyle ailenden daha fazla özgürleşebilirsin ya da bağlama ile aileni etki altına alarak sana özgür ortam sunmalarını sağlayabilirsin. Şahsi olarak kendi aile bireylerime bağlama büyüsü yapmayı etik bulmadığım ve aile fertlerimle aramda( herkeste böyledir) bağ bulunduğu için negatif bir büyüden etkilenmemek adına özgürlük büyüsünü seçerdim.

[Mishmelovi]

Esenlikler
1-Aile baskısından ve negatif özelliklerden kurtulmak için yapılan bağlama büyüsü küçülen aya göre mi yoksa büyüyen aya göre mi yapılmalı,aslında küçülen ay bitirme,koparma falan olarak düşünüp küçülen ay dedim ama satanik takvimde 26 eylülde ay kovada ve özgürlük,bağımsızlık diyor ama büyüyen ay'da o yüzden emin olamadım en uygun zamanın ne zaman olduğuna yardımcı olursanız sevinirim
2-Bu hayatımızda organların bağışlanması bir sonraki hayatımızda bir soruna yol açar mı?

Bağlama büyüsü ve özgürlük tamamen farklı iki konsept. Balğama büyüsü birini kendi etkin altına almak için yapılırken takvimde belirtilen özgürlük ise bireysel özgürlük. Öncelikle nasıl bir büyü yapmak istediğine karar vermelisin. Özgürlük büyüsüyle ailenden daha fazla özgürleşebilirsin ya da bağlama ile aileni etki altına alarak sana özgür ortam sunmalarını sağlayabilirsin. Şahsi olarak kendi aile bireylerime bağlama büyüsü yapmayı etik bulmadığım ve aile fertlerimle aramda( herkeste böyledir) bağ bulunduğu için negatif bir büyüden etkilenmemek adına özgürlük büyüsünü seçerdim.

Anladım çok teşekkür ederim.

[Mishmelovi]

2-Bu hayatımızda organların bağışlanması bir sonraki hayatımızda bir soruna yol açar mı?

Esenlikler,
Karmaya ciddi bir sorun teşkil etmeyecek olsa da, organ nakli için modern tıp yetersiz.

Arkadaşımızın dediğinin aksine;
Hastanelerde büyük bir sorun var; melez insanların organ ve kan bağışına ihtiyacı var ama vücutları başkalarından organ alamaz çünkü farklılar. Organ nakli oluyorlar ama vücut nakledilen organı reddediyor ve onunla savaşmaya çalışıyor. Ya da kan bağışı alıyorlar ama vücut yeni gelen farklı kanla savaşmaya çalışıyor. Örneğin melez bir ebeveyn bile kendi çocuğuna böbreğini veremez çünkü onlar birbirlerinden çok derinden ve kesinlikle farklıdırlar. Ebeveynin tamamen yabancı biriyle, kendi çocuğuna olduğundan çok daha yakın olduğu bir durum.

Dolayısıyla ruhların ırkı olduğunu biliyoruz: Siyahi, Beyaz ve Asyalı. 

Öyleyse, Brezilyalılar ve Brezilyalılar kadar karışık insanlar hangi ruh grubuna mensup? 
Mesela bir insan beyaz ve siyah genler taşımasa dahi, ırkların alt gruplarında 'sub race' denilen kümeler bulunur.
Irk karışımı, işi içinden çıkılmaz hale getiriyor. Ve buna ihtiyacı olan birine net bir cevap verme gafletinde bulunmak istemem.
Çünkü artık kendi alt ırkları haline gelmişler, bireysel şekilde 3 ırktan ayrılar.

Yanlış bilmenizi istemediğim için yazıyorum. Ana sitede böyle öğretildi. Benim bu konuda daha fazla bilgim yok.

Sükunetime devam edeceğim.

Teşekkür etmeye tenezzül etmeyiniz lütfen. Değerli vaktinizi benim için harcamayın.
İyi akşamlar dilerim. Barış sizinle olsun.

Anladım çok teşekkür ederim.

[Alena666]

2-Bu hayatımızda organların bağışlanması bir sonraki hayatımızda bir soruna yol açar mı?

Esenlikler,
Karmaya ciddi bir sorun teşkil etmeyecek olsa da, organ nakli için modern tıp yetersiz.

Arkadaşımızın dediğinin aksine;
Hastanelerde büyük bir sorun var; melez insanların organ ve kan bağışına ihtiyacı var ama vücutları başkalarından organ alamaz çünkü farklılar. Organ nakli oluyorlar ama vücut nakledilen organı reddediyor ve onunla savaşmaya çalışıyor. Ya da kan bağışı alıyorlar ama vücut yeni gelen farklı kanla savaşmaya çalışıyor. Örneğin melez bir ebeveyn bile kendi çocuğuna böbreğini veremez çünkü onlar birbirlerinden çok derinden ve kesinlikle farklıdırlar. Ebeveynin tamamen yabancı biriyle, kendi çocuğuna olduğundan çok daha yakın olduğu bir durum.

Dolayısıyla ruhların ırkı olduğunu biliyoruz: Siyahi, Beyaz ve Asyalı. 

Öyleyse, Brezilyalılar ve Brezilyalılar kadar karışık insanlar hangi ruh grubuna mensup? 
Mesela bir insan beyaz ve siyah genler taşımasa dahi, ırkların alt gruplarında 'sub race' denilen kümeler bulunur.
Irk karışımı, işi içinden çıkılmaz hale getiriyor. Ve buna ihtiyacı olan birine net bir cevap verme gafletinde bulunmak istemem.
Çünkü artık kendi alt ırkları haline gelmişler, bireysel şekilde 3 ırktan ayrılar.

Yanlış bilmenizi istemediğim için yazıyorum. Ana sitede böyle öğretildi. Benim bu konuda daha fazla bilgim yok.

Sükunetime devam edeceğim.

Teşekkür etmeye tenezzül etmeyiniz lütfen. Değerli vaktinizi benim için harcamayın.
İyi akşamlar dilerim. Barış sizinle olsun.

Esenlikler,

Arkadaşımızın dediğinin aksine;
Hastanelerde büyük bir sorun var; melez insanların organ ve kan bağışına ihtiyacı var ama vücutları başkalarından organ alamaz çünkü farklılar.

Benim söylediğim şeyin yanlış olduğunu söylediğinden dolayı sana cevap veriyorum, okuma-anlama becerilerini de geliştirmeni öneriyorum.

Böbreğini vermek istiyorsa verir. Böyle hayatları kurtulan insanlar var, konu melez birine böbrek vermek değil. Eğer vücut kabul ediyorsa zaten bağış düzgün sonuçlanmış olur, bu durumda kimsenin ne ruhuna ne vücuduna zarar gelmez. Biz buna mantık diyoruz.

Sorduğu soruya bakarsan verdiğin cevapla bir alakası olmadığını görürsün. Konu "organ bağışının gelecek hayatlara etkisi", Brezilyalılar ya da alt ırklar değil. Laf kalabalığı yapmaya ya da konudan sapmaya gerek yok.

İyi günler.

[Hayabusa666]

Yorumumun üstünde zaten haklılığını belirttiğim birinden bunu duymak oldukça habis ve melun. Ki bu bilgiler benden değil, ana siteden hepimizin ulaşabileceği şeyler. Irk karşımı sizin için laf kalabalığı mı?

Daha önce forumda tartıştığınız kişiler size burada da cesaret vermiş olabilir.
Madem sandığınız kadar ileri düzeysiniz; neden birine 'arsız köpek' muamelesi yaparken kendi verdiğiniz bilgi ile çelişiyorsunuz?
Sizce bunu idrak edemeyecek kadar aklı havada mıyım?

Kimsenin triplerini çekecek değilim. Lütfen beni hesabınızdan engelleyin. Babamın Eklisia'sının kirlenmesini istemiyorum.

İdolüm yolumu aydınlatırken, düşük seviye ruhani tartışmalara dahil olmak istemiyorum. Bu emeğine hakaret olur.

İnsanlar koca bir ulusu uyandırmaya çalışır iken, burada kimsenin ego, öfke ve komplekslerini tatmin edecek değilim. Onca şeyden sonra da, tüm gün kendimi sorgulayacak kadar düşmedim.

Sizi bilmem ama benim kaybedecek vaktim yok.
'Fedakarlık' dediğimiz kavramdan şüphe duymamalıyız. Yoksa duygularımız bizi kör edecek. Yoksa ateşi kaybedeceğiz.

Yoksa siz ruhunuzu, sözde zihninize kaybetmek mi istiyorsunuz?

Lütfen buna cevap vermeyin. Lüzumsuz ve zararlı olacak.

[Spine]

Gerçekten çok ilginç bir mesaj. Yaptığınız onca şeyden sonra, oturup düşünmeniz gereken o kadar çok şey varken, hâlen forumdaki üyelerle polemiğe girmeniz, gerçekten ağızları açıkta bırakıyor.

Kanatları olmamasına rağmen uçmaya çalışan bir kuş gibisiniz. Uçurumdan atlayıp, bunu uçmak zannediyorsunuz, uçmak neymiş, onu yere çakılınca anlayacaksınız. Haberiniz olsun.

[Aeonn]

Esenlikler,

Spine Bey, sizce de Hayabusa Bey'in fazla üzerine gitmiyor musunuz? Neden Hayabusa Bey'in her hareketi bu kadar gözünüze batıyor? Kendisi Alena Hanım'ın verdiği cevaba karşılık, ''söylediklerinizin aksine'' ile başlayan bir cümle kuruyor. Burada Alena Hanım'ın söylediklerinin yanlış olduğunu ya da saçma olduğunu söylemiyor. Sadece ''tersine'' anlamında kullanmış o kadar. Gereksiz alınmalara ya da sinirlenmelere gerek yok. Alena Hanım kadar sevgi dolu birisinden bu tarz düşmanca ve düşüncesiz bir yaklaşım görmek beni oldukça şaşırttı. Lütfen karşınızdaki kişinin sizinle aynı yolda giden birisi olduğunu unutmayın.

Hayabusa Bey'in belirttiği gibi kendisinden hazzetmiyorsanız engelleyebilirsiniz. Böylece gereksiz tartışmalar çıkmaz ve kalpler kırılmaz.

İyi günler.

[Hayabusa666]

İçimdeki huzursuzluğu gidermek istedim.

Modern tıp, bedenin ve ruhun doğasını ve büyümeyle ilgili her şeyi anlama konusunda berbat bir. Dolayısıyla sözleriniz doğru olabilir, ancak birçok temel bağlam eksiktir.

Benim üstte yaptığım ana sitede olan şeyleri aynen/olduğu hali ile aktarmak ve bunu zaten mesajımda açık açık belirtmek idi.
Burada kafa karışıklığına neden olan şey, bireyleri tanımadan, zihinsel açıdan zayıf olduğuna inanıyor olmanızla birlikte; çok daha iyi ve daha güvenli bir alternatif varken(Spiritüel Satanizm), bilim adı altında 60 IQ'lu ''insan'' topluluklarına bağlılık duymamız.

Duygular insanlarda başarı için kritik olan ''öz farkındalık'' ile ilgili sorunlar yaratabildiği için tartışarak bir yere varamayız.

Meditasyon, duyusal meditasyonlar, epifiz meditasyonu, duyusal veya zihinsel olarak uyarıcı runelerle çalışmak bizi daha yüksek frekansta yaşamamızı sağlamakla kalmaz; yaşam kalitemizi de arttırır.

Bunu akılda tutarak, modern insanlığın sahip olduğu bu zayıf çözümler hakkında endişelenmenize gerek yok, özellikle de ''Hipomani'' bir kökenden geliyorlarsa. 

Onun dışında; bana açık açık hakaret ettikten sonra hakkımda ne düşündüğünüzü, umursamıyorum. Çünkü herkesi memnun edemeyiz. Elbette ki, bu eleştirileri önemsememek demek değil.

Hepimiz yol kat ediyoruz. Ancak herkes herkesi aynı hatırlıyor.

[Spine]

Dün yaptıklarının, bugün karşısına çıkmayacağını sanırmış insan. Halbuki değilmiş öyle. Dün ne ektiyse, bugün onu biçermiş. Bunu anlayan akıllıymış, bugün iyi şeyler ekmiş ki, yarın güzel şeyler biçsin. Bunu anlamayan zavallıymış, aynı şeyleri ekerek, farklı bir şey biçeceğini sanırmış, yarına. İşte düşmüş kaderin oyununa.

İstediğini der isteyen, sonuçta torba değildir ağızlar ki dikilsinler. Atıp tutar herkes, sonuçta götürmez cepten tek bir kuruş katiyen. Ancak olan olur yalnızca insanın kendisine. Söyler herkes sözde doğruları. Yine de yaşar herkes kendi hapishanesinde, tuğlalarını kendisinin ördüğü. Sürer gider böyle, insan çıkmak istemedikçe.

[Alena666]

Esenlikler,

Spine Bey, sizce de Hayabusa Bey'in fazla üzerine gitmiyor musunuz? Neden Hayabusa Bey'in her hareketi bu kadar gözünüze batıyor? Kendisi Alena Hanım'ın verdiği cevaba karşılık, ''söylediklerinizin aksine'' ile başlayan bir cümle kuruyor. Burada Alena Hanım'ın söylediklerinin yanlış olduğunu ya da saçma olduğunu söylemiyor. Sadece ''tersine'' anlamında kullanmış o kadar. Gereksiz alınmalara ya da sinirlenmelere gerek yok. Alena Hanım kadar sevgi dolu birisinden bu tarz düşmanca ve düşüncesiz bir yaklaşım görmek beni oldukça şaşırttı. Lütfen karşınızdaki kişinin sizinle aynı yolda giden birisi olduğunu unutmayın.

Hayabusa Bey'in belirttiği gibi kendisinden hazzetmiyorsanız engelleyebilirsiniz. Böylece gereksiz tartışmalar çıkmaz ve kalpler kırılmaz.

İyi günler.

Esenlikler,

Spine Bey'in söylediği şeylerin diğer beyefendinin bana söylediği şeylerle alakası olduğunu düşünmüyorum. Kendisi hala neden polemiğe girdiğini sormuş, bunu neden üzerine gitmek olarak algılıyorsunuz ki? Huylu huyundan vazgeçmezmiş.

Ayrıca ben düşmanca ya da düşüncesizce bir tavır sergilemedim, yazdığım şeylere yüklediğiniz usluptan sorumlu da değilim. Ben yazıları yazarken gayet sakin düşünüyorum ancak eleştirimi de ortaya koyuyorum. Ben birisine böyle bir şey desem, ona sonunda diyeceğim tek şey "Özür dilerim, yanlış anlaşılma olmuş" olurdu.

Ancak benim söylediğim şeye yanlış deyip benim dediğim bir şeyin aksini söylemeden beni yazıya katıyorsa, buna tepki verebilirim. Üzerine gelip bana "kendinle çelişiyorsun, senin triplerini çekemem, egoist vs vs" diyorsa, dediğim hiçbir şeyden pişman da olmam. Bu sözler de beni etkilemez, bir daha dönüp bakmam bile. Size açıklama yapmamın sebebi, saygı duymam.

Kimseyi birbirinden ayırmıyorum ve bir başkası da olsa aynı tepkiyi vereceğimi söylüyorum. Hepiniz kardeşimsiniz, sizinle kişisel bir problemim yok. Emin olun Spine Bey'in de hiç yok. Zaten bahsi geçen üyeyle ilgili tartışma zamanlarında hiçbir şey söylemedim, Spine Bey de aynı şekilde. Adımızın geçtiği yerde tepki veriyoruz fark ettiyseniz. Sıkıntının çıkmasını içten bir şekilde istemiyorsa beyefendi, kendisi bizim adımızı geçirmeyi bırakabilir ve bizden bahsetmeyebilir. Bu sayede bütün sorunlar çözülür!

Kimse beni ya da bir başkasını salak zannetmesin. Kendinizi paragraflarca açıklayıp, acındırarak iyi olmuyorsunuz. Defalarca özür dilemeniz, yaptığınız şeylerle "fazlasıyla" çelişiyorsa ben sizde bir damla samimiyet bile görmem. Ve emin olun bu hayatta samimiyetsiz insanlar kadar iğrendiğim az şey vardır. Sadece üzülüyorum, böyle kişilerin Şeytan'ın kutsalını benden daha çok önemsediğini düşünmesine...

İyi günler.

[Hayabusa666]

Yaptıklarım hata, kaybolan ateşin;
Belki de bir vaha, kaybolan zihnin.

Kalınca sebepsiz bir başıma,
Hatıralar beynimde dans ediyor,
Günahlarım dizilip bir bir karşıma,
Sanki birer birer intikam alıyor.

Yüreğimden zincire vurulmuşum,
Anılar her halkayı birbirine bağlıyor,
Ben duygularımın esiri olmuşum,
Hatalar yalan duygularla başlıyor.

Ben en büyük günahlarımın biriyim,
Ben en büyük günahların bedeliyim,
Ben en güzel duyguların katiliyim.

İstemem ne sevgiyi ne merhameti,
İstemem ben bu hayatın sözüm ona pembe rengini.
________________

Affet Spine. Dersini geç öğrendim.
Teşekkür ederim, hala bende bir ışık görüp adam olmayı gösterdiğiniz için.

[Spine]

Bu daha da ilginç. Bana patlayıp, size hiç yardımcı olmadığımı söyleyip, en sonda da hesabınızın silinmesini talep ettiğiniz bir mesaj yazdınız. O mesajı reddettim. Şahsıma ettiğiniz laflar için değil ancak, herkesin içerisinde hesabınızı sildirmek istediğinizi söylemeyin diye. Zira onlarca kez bunu söyleyip, sonra hesabınızı sildirmeyip, aksine can sıkıntısından foruma geldiğiniz için, forumda rezil olmanızı istememiştim.

Yahu ne değişti de, birden sizde ışık gören, size "adam" olmayı öğreten aile babası oldum? Bir de çok iyi bir halt yediğinizi sanarak şiir yazmışsınız. Gerçekten artık can sıkıyor. Kendinize gelin. Hayır anlamıyorum ki birinci evinizde Neptün mü var, nedir bu duygusal dengesizlik, bu karakter bozuklukları. İyice liseye çevirdiniz burayı.

[Hayabusa666]

Tüm bunlardan önce, HPHC'ye ve bazı yerlere bu isteğimi belirttim. Ancak bana kalmam söylendi. O kadar büyük bir suç işlemediğim, abarttığım ve hatamı kabul edip ilerlemem söylendi. 'Herkes hata yapar' dendi.
Ancak siz hâlâ bana 'arsız, uslanmaz köpek' muamelesi yapıyorsunuz.

''Şahsıma ettiğiniz laflar''

Sizden destek istemek dışında ne söyledim ki?

Sırf birini kendi tarafına çekmek için ''Size saygı duyuyorum'' diyen bir kızın hakkımda düşündüğü yerli yersiz şeyler yüzünden intihar mı edeyim? Gerçekten beni tanıma zahmetine girmeden ayak-üstü sohbetler ile üste çıkan biri bu kadar önemli mi?

Değer verdiğim sayılı kişi var; bana 'Varlığın bize sevinç ve neşe veriyor Yone.' diyen adam da buna dahil. Benim idolüm.

[Spine]

Aynı nehirde iki kez yıkanmadığı gibi, aynı hata da iki kez yapılmaz. İkincisi tercihe girer. Tercihlerin de bir bedeli vardır. Yanlış yoldan gitmeyi tercih edenler, bunun getirdiği bedeli de ödemeye göze almalıdır. Bu bedeli ödemeye korkanlar, hayat, onlara faturalarını ödemeleri gerektiğini söylediğinde ne yapacaklarını bilemezler. Tüm olay bundan ibarettir.

Bunun dışında söylenen her şey, işin teferruatıdır. Suyu bulandırmaktan başka bir şeye yaramaz. Son olarak, yetkili ekip olarak, forumdaki bu tarz dramaları hoş karşılamıyoruz. Bunun yerine yapıcı tartışmaları destekliyoruz. Gelecekte bu şekilde davranmaktan kaçının, aksi taktirde niyetlerinizin iyi olmadığını varsaymak zorunda kalacağız.

Konu kapanmıştır, daha fazla cevabı kabul etmeyeceğiz.