Hayabusa
Member
- Joined
- Jun 23, 2023
- Messages
- 227
Uzun aylar boyunca Yahudi kolektifi bu iğrenç varlıklarla çalıştım. Şimdiyse o günleri lanetle anıyorum. O yılı bir kelimeyle anlatmak istesem 'karanlık' derdim. Yaklaşık 18 ila 24 ay boyunca maruz kaldığım bu varlıklar basit kabadayılardan ibaretti. Şimdi ise deneyimlerimi sizlerle paylaşmak istiyorum.
Bu yazıyı yazarken saldırıya uğradım. Ciddi ve korkulacak bir şey değildi, fakat Şeytan'ın emrindeki bir askere saldırma gafletini gösterdiler. Uzun zaman sonra ilk kez yaşadım.
Ne zaman böyle bir şey yaşasam tüm öfke ve nefretimle bir RTR yaparım. Bunun onları korkutacağına inanıyorum.
Az önce son 3 aydaki yaklaşık 80. RTR'mi yaptım. Aslında SS olduğum günden beri uzun zamandır hiç saldırıya uğramadım. Bu ilginç.
Koruyucumla oldukça yakın bir ilişkim var.
HPHC'nin öğrettiği üzere;
'Melek, Antik Yunanca'da haberci anlamına gelen Angelos'tan gelmektedir. Çalıntıdır, bu yüzden kulağa hoş geliyor olabilir. Bir mesajı taşıyan veya aktaran kişiye Angelos denir.'
https://www.ancient-forums.com/viewtopic.php?f=24&t=3026&p=17445&hilit=Angels#p17445
Onlar kendi varlığının bile zar zor farkında olan düşünce ve özveriden yoksun düşünce formlarıdır. Onlar gerçek düşününce ve eylemlerin asaletinin önünde duran bir tehdittir.
Eski dönemlerde statülerini ve kast sistemlerini hizada tutmak isteyen insanlar vardı. Bu yüzden, okul sistemleriyle zihnin yaratıcı kısmını yok ettiler. Bu yüzden yaratıcılık ve kişisel deha değil, puan'a saygı gösterilir. Sol beyin eğitiminin hakim olduğu bir sistem yarattılar. İnsanları psişik yeteneklerin içinde bulunduğu psişe kısmından çıkardılar. Bu yüzdendir ki, dışarıdaki insanların bazılarının yapay zekadan farkı yoktur.
Birinin düşüncelerine etki etmek gelişmiş biri için zor bir şey değildir. Aynı durum yeterli güçte bedeni olmayan bir varlık için de geçerlidir.
SS olmadan önce meditasyonlarıma çoktan başlamıştım. İlk zamanlar vücuduma dokunup beni korkutan eller hissediyordum.
Tamamiyle üzerimizde robotik bir kontrol oluşturmaya çalışıyorlar.
Melekler yalnızca programlanmış enerjidir.
İnsanlar Meleklerle çalışarak deliriyorlar.
Uykusuzluk, kabuslar, sürekli çevrenizle bozulan bağlarınız, içinizde huzursuzluk hissi, istemsiz varlıklar görmek insanları delirtme noktasına getirir.
Siyah humanoid(bazıları) formda zıplayan varlıklar gördüğümü hatırlıyorum. Bir süre uzun uzun baktım. Benden başka kimse göremiyordu, dolayısıyla korkmuştum. Bazıları dedim çünkü bir ya da iki tanesinin kolları vardı. Geri kalanının uzuvları yoktu. Oldukça küçük ve tuhaftılar. İlk önce korksam da ardından umursamadım. Sanki böyle bir durumu hiç deneyimlememe rağmen daha önce yaşamıştım. Ve ne yapmam gerektiğini az çok biliyordum.
Böyle durumlarda Algiz, Tiwaz(kısmen) ve Sowilo harika birer koruyucudur.
Kendimizi, özümüzü unuttuk.
İstenilen tam olarak buydu.
Korkulması gereken herhangi bir şey yok. Bizler karanlık ve aydınlığın aynı şey olduğunu biliyoruz. Aydınlıkta karanlıkta biziz.
Asıl karanlık olan biziz, bizden korkacaklar.
Şimdi her sey değişiyor. Denge kaderlerini tayin edecek!
Bu yazıyı yazarken saldırıya uğradım. Ciddi ve korkulacak bir şey değildi, fakat Şeytan'ın emrindeki bir askere saldırma gafletini gösterdiler. Uzun zaman sonra ilk kez yaşadım.
Ne zaman böyle bir şey yaşasam tüm öfke ve nefretimle bir RTR yaparım. Bunun onları korkutacağına inanıyorum.
Az önce son 3 aydaki yaklaşık 80. RTR'mi yaptım. Aslında SS olduğum günden beri uzun zamandır hiç saldırıya uğramadım. Bu ilginç.
Koruyucumla oldukça yakın bir ilişkim var.
HPHC'nin öğrettiği üzere;
'Melek, Antik Yunanca'da haberci anlamına gelen Angelos'tan gelmektedir. Çalıntıdır, bu yüzden kulağa hoş geliyor olabilir. Bir mesajı taşıyan veya aktaran kişiye Angelos denir.'
https://www.ancient-forums.com/viewtopic.php?f=24&t=3026&p=17445&hilit=Angels#p17445
Onlar kendi varlığının bile zar zor farkında olan düşünce ve özveriden yoksun düşünce formlarıdır. Onlar gerçek düşününce ve eylemlerin asaletinin önünde duran bir tehdittir.
Eski dönemlerde statülerini ve kast sistemlerini hizada tutmak isteyen insanlar vardı. Bu yüzden, okul sistemleriyle zihnin yaratıcı kısmını yok ettiler. Bu yüzden yaratıcılık ve kişisel deha değil, puan'a saygı gösterilir. Sol beyin eğitiminin hakim olduğu bir sistem yarattılar. İnsanları psişik yeteneklerin içinde bulunduğu psişe kısmından çıkardılar. Bu yüzdendir ki, dışarıdaki insanların bazılarının yapay zekadan farkı yoktur.
Birinin düşüncelerine etki etmek gelişmiş biri için zor bir şey değildir. Aynı durum yeterli güçte bedeni olmayan bir varlık için de geçerlidir.
SS olmadan önce meditasyonlarıma çoktan başlamıştım. İlk zamanlar vücuduma dokunup beni korkutan eller hissediyordum.
Tamamiyle üzerimizde robotik bir kontrol oluşturmaya çalışıyorlar.
Melekler yalnızca programlanmış enerjidir.
İnsanlar Meleklerle çalışarak deliriyorlar.
Uykusuzluk, kabuslar, sürekli çevrenizle bozulan bağlarınız, içinizde huzursuzluk hissi, istemsiz varlıklar görmek insanları delirtme noktasına getirir.
Siyah humanoid(bazıları) formda zıplayan varlıklar gördüğümü hatırlıyorum. Bir süre uzun uzun baktım. Benden başka kimse göremiyordu, dolayısıyla korkmuştum. Bazıları dedim çünkü bir ya da iki tanesinin kolları vardı. Geri kalanının uzuvları yoktu. Oldukça küçük ve tuhaftılar. İlk önce korksam da ardından umursamadım. Sanki böyle bir durumu hiç deneyimlememe rağmen daha önce yaşamıştım. Ve ne yapmam gerektiğini az çok biliyordum.
Böyle durumlarda Algiz, Tiwaz(kısmen) ve Sowilo harika birer koruyucudur.
Kendimizi, özümüzü unuttuk.
İstenilen tam olarak buydu.
Korkulması gereken herhangi bir şey yok. Bizler karanlık ve aydınlığın aynı şey olduğunu biliyoruz. Aydınlıkta karanlıkta biziz.
Asıl karanlık olan biziz, bizden korkacaklar.
Şimdi her sey değişiyor. Denge kaderlerini tayin edecek!
